Sinop Emniyet Müdürlüğünde vazifeli Özkan Baloğlu, 9 yıl evvel etraftan topladığı atık materyallerle “sergi emeliyle yapılmış 3d büyük tablo” olarak da tanımlanan dioramalar yapmaya başladı.
FARKLI TEMELARLA 13 DİORAMA YAPTI
Vakit ortasında çiftlik, rüzgar değirmeni, sıfır atık ve kıyı kenti üzere farklı temalarda 13 diorama yapan Baloğlu, son çalışmalarında ise etraf, iklim değişikliği ve hayvanlarla ilgili problemleri ele aldı.
ETRAFA HASSAS YAŞAMA DÖNÜK İLETİLER
Tahta kesimlerinden tarihi görünümlü mesken, plastik materyallerden ağaç, ağaç kollarından elektrik direkleri yaparak yapılaşma problemine değinen Baloğlu, toplumsal medya hesaplarından da dioramalar aracılığıyla daha pak bir etrafta hayvanları koruyarak etrafa hassas yaşama dönük iletiler paylaşıyor.
“ATIK MATERYALLERLE BİR ŞEYLER ÜRETMEYİ AMAÇLADIM”
Özkan Baloğlu, birinci diorama çalışmasını 2013’te Ağrı’da nazaranvli olduğu periyotta yaptığını söylemiş oldu.
Diorama çalışmalarına, etraftan topladıklarını kullanarak başladığını belirten Baloğlu, “Geri dönüşüm benim için ön plandaydı. Atık gereçleri kullanarak sanat yapıtları ortaya çıkartıp bir şeyler üretebilmek hedefimdi. Bu doğrultuda gezdiğim, gittiğim yerlerde atık gereçleri, işime yarayan teknik gereçleri toplamaya başladım. Biraz yol katettim ve kendi hayal gücüme dayanarak, gerçeğe yakın öyküler oluşturarak dioramalar tasarlamaya başladım.” dedi.
Görsel hafızasının kuvvetli olmasından dolayı gezip gördüğü yerlerdeki sorun ve hoşlukları unutmadığını vurgulayan Baloğlu, “İlk dioramamı komşumuzun kağnısından etkilenerek yapmıştım. daha sonrasında bu bende bir hobi haline geldi.” dedi.
“İNSANLAR, HAYVANLARA KARŞI DUYARSIZ”
Bugüne kadar 13 farklı tema çalıştığını anlatan Baloğlu, bilhassa şimdiki konularda yaptığı dioramalarla bildiri vermeye çalıştığını lisana getirdi.
Baloğlu, son devirde etraf, hayvan ve iklim değişikliği üzere hususların fazlaca gündeme geldiğine işaret ederek, “Bu bahislerle ilgili birer diorama çalışması yaptım. Maalesef televizyonlarda izlediğimiz, toplumsal medyada gördüğümüz kadarıyla beşerler kediye, kuşa, köpeklere karşı duyarsızlar. Bu tarafta yaptığım çalışmada hayvanların da kendilerine ilişkin bir hayat alanı olması gerektiğine dikkat çekmeye çalıştım.” diye konuştu.
“DAHA PAK BİR TABİATA SAHİP OLABİLECEĞİMİZ BİLDİRİSİ ERMEK İSTEDİM”
İklim değişikliği konusunun son senelerda bütün dünyanın ortak sorunu haline geldiğini aktaran Baloğlu, şunları kaydetti:
“İklim değişikliği kıymetli şimdiki bir sorun. Diorama çalışmamda etrafımızdaki bütün doğal kaynakları daha tasarruflu kullanmanın ve geri dönüşüme ihtimam göstermenin kıymetine değindim. Etrafımızı, akarsularımızı pak tutarak daha pak bir tabiata sahip olabileceğimiz bildirisi vermek istedim. Benim burada asıl gayem toplumda her bahiste gerçek bir şuur oluşturabilmek. İnşallah vermeye çalıştığım iletiler bilhassa gençlerimiz tarafınca dikkate alınır.”
FARKLI TEMELARLA 13 DİORAMA YAPTI
Vakit ortasında çiftlik, rüzgar değirmeni, sıfır atık ve kıyı kenti üzere farklı temalarda 13 diorama yapan Baloğlu, son çalışmalarında ise etraf, iklim değişikliği ve hayvanlarla ilgili problemleri ele aldı.
ETRAFA HASSAS YAŞAMA DÖNÜK İLETİLER
Tahta kesimlerinden tarihi görünümlü mesken, plastik materyallerden ağaç, ağaç kollarından elektrik direkleri yaparak yapılaşma problemine değinen Baloğlu, toplumsal medya hesaplarından da dioramalar aracılığıyla daha pak bir etrafta hayvanları koruyarak etrafa hassas yaşama dönük iletiler paylaşıyor.
“ATIK MATERYALLERLE BİR ŞEYLER ÜRETMEYİ AMAÇLADIM”
Özkan Baloğlu, birinci diorama çalışmasını 2013’te Ağrı’da nazaranvli olduğu periyotta yaptığını söylemiş oldu.
Diorama çalışmalarına, etraftan topladıklarını kullanarak başladığını belirten Baloğlu, “Geri dönüşüm benim için ön plandaydı. Atık gereçleri kullanarak sanat yapıtları ortaya çıkartıp bir şeyler üretebilmek hedefimdi. Bu doğrultuda gezdiğim, gittiğim yerlerde atık gereçleri, işime yarayan teknik gereçleri toplamaya başladım. Biraz yol katettim ve kendi hayal gücüme dayanarak, gerçeğe yakın öyküler oluşturarak dioramalar tasarlamaya başladım.” dedi.
Görsel hafızasının kuvvetli olmasından dolayı gezip gördüğü yerlerdeki sorun ve hoşlukları unutmadığını vurgulayan Baloğlu, “İlk dioramamı komşumuzun kağnısından etkilenerek yapmıştım. daha sonrasında bu bende bir hobi haline geldi.” dedi.
“İNSANLAR, HAYVANLARA KARŞI DUYARSIZ”
Bugüne kadar 13 farklı tema çalıştığını anlatan Baloğlu, bilhassa şimdiki konularda yaptığı dioramalarla bildiri vermeye çalıştığını lisana getirdi.
Baloğlu, son devirde etraf, hayvan ve iklim değişikliği üzere hususların fazlaca gündeme geldiğine işaret ederek, “Bu bahislerle ilgili birer diorama çalışması yaptım. Maalesef televizyonlarda izlediğimiz, toplumsal medyada gördüğümüz kadarıyla beşerler kediye, kuşa, köpeklere karşı duyarsızlar. Bu tarafta yaptığım çalışmada hayvanların da kendilerine ilişkin bir hayat alanı olması gerektiğine dikkat çekmeye çalıştım.” diye konuştu.
“DAHA PAK BİR TABİATA SAHİP OLABİLECEĞİMİZ BİLDİRİSİ ERMEK İSTEDİM”
İklim değişikliği konusunun son senelerda bütün dünyanın ortak sorunu haline geldiğini aktaran Baloğlu, şunları kaydetti:
“İklim değişikliği kıymetli şimdiki bir sorun. Diorama çalışmamda etrafımızdaki bütün doğal kaynakları daha tasarruflu kullanmanın ve geri dönüşüme ihtimam göstermenin kıymetine değindim. Etrafımızı, akarsularımızı pak tutarak daha pak bir tabiata sahip olabileceğimiz bildirisi vermek istedim. Benim burada asıl gayem toplumda her bahiste gerçek bir şuur oluşturabilmek. İnşallah vermeye çalıştığım iletiler bilhassa gençlerimiz tarafınca dikkate alınır.”