Şovmen Mehmet Ali Erbil, kendisiyle ilgili “evdeki hizmetlisine tecavüz etti” savında bulunan Seda Sayan’a cevap verdi. Erbil, “Ben bir yanılgı yaptıysam bunun karşılığı iftira mı olmalıydı? Yakışmadı” dedi.
Uzun müddettir sıhhat meseleleri yaşayan Ali Erbil, oyuncu Tolga Büyük‘nin “Geçmişi biraz daha pak olsaydı iftar programı da sunardı. Helal olsun televizyonlar reyting alamayan bu bayanı hâlâ çalıştırıyorlar” kelamını toplumsal medya hesabında paylaşmasıyla tartışma başladı.
Akabinde bir televizyon kanalına telefonla bağlanan Erbil, niye bu biçimde bir paylaşımda bulunduğu hakkında “Seda Sayan iki yıldır beni aramadı. Bir kere bile sıhhat durumumu sormadı. Yakın arkadaşlarım beni yalnız bırakmadı, ama Seda Sayan beni aramayı bırakın, menajerime bile sıhhat durumumu sormadı. Hülya Avşar ve İbrahim Tatlıses başta olmak üzere yanımdan ayrılmadılar” dedi.
Bu suçlamalar karşısında sessizliğini bozan Sayan, “Allah ıslah etsin. Allah müstahakını versin. Keşke başına gelenlerden ders çıkarıp kirli ruhunun temizlenmesi için efor sarf etseydi. Ancak maalesef huylu huyundan vazgeçmiyor” tabirlerini kullandı.
Lakin kızgınlığı geçmeyen Sayan, bu defa toplumsal medya hesabından Erbil’e şok suçlamalarda bulundu. Erbil’in meskendeki hizmetlisine tecavüz ettiğini öne süren Seda Sayan “Tuğba ile evliyken konuttaki hizmetli kıza tecavüz ettiğinde sessiz kaldığım için geçmişimin kirli olduğu doğrudur. Dahası var bence işine bak ruhunu arındır” yazdı.
Seda Sayan, bir süre daha sonra Erbil’e ağır suçlamalarda bulunduğu paylaşımını silerek şunları paylaştı:
“Dua et çocuklarının hatrına, Allah’tan af lisana benden değil.”
Seda Sayan’ın tezlerine karşılık veren Mehmet Ali Erbil, paylaşımında şu sözlere yer verdi:
Ben Mehmet Ali Erbil; hepinizin bildiği tanıdığı. Evet hududu aştım, kusur yaptım, sitem edeyim derken denetimi kaybettim. Üzgünüm, maksadım kimsenin onuruna ziyan vermek değildi, hele ki tarih kadar eski bir dosta karşı bu biçimde bir niyetim asla olamaz.
Ancak sizler şunu da biliyorsunuz ki ben 2 yıldır vefatın kıyısında yaşıyorum; hekimlerim esasen tüm etrafımı istemsiz hezeyanlarım olabileceği konusunda uyardılar. Artık soruyorum; ben bir kusur yaptıysam bunun karşılığı iftira mı olmalıydı? Yakışmadı.
Siz de sormadınız mı madem bu biçimde bir şey vardı niçin sustun diye? Her her neyse; benim alnım ak ve kendi hisseme düşeni yaptım. Herkes de kendine yakışanı yapsın”
Uzun müddettir sıhhat meseleleri yaşayan Ali Erbil, oyuncu Tolga Büyük‘nin “Geçmişi biraz daha pak olsaydı iftar programı da sunardı. Helal olsun televizyonlar reyting alamayan bu bayanı hâlâ çalıştırıyorlar” kelamını toplumsal medya hesabında paylaşmasıyla tartışma başladı.
Akabinde bir televizyon kanalına telefonla bağlanan Erbil, niye bu biçimde bir paylaşımda bulunduğu hakkında “Seda Sayan iki yıldır beni aramadı. Bir kere bile sıhhat durumumu sormadı. Yakın arkadaşlarım beni yalnız bırakmadı, ama Seda Sayan beni aramayı bırakın, menajerime bile sıhhat durumumu sormadı. Hülya Avşar ve İbrahim Tatlıses başta olmak üzere yanımdan ayrılmadılar” dedi.
Bu suçlamalar karşısında sessizliğini bozan Sayan, “Allah ıslah etsin. Allah müstahakını versin. Keşke başına gelenlerden ders çıkarıp kirli ruhunun temizlenmesi için efor sarf etseydi. Ancak maalesef huylu huyundan vazgeçmiyor” tabirlerini kullandı.
Lakin kızgınlığı geçmeyen Sayan, bu defa toplumsal medya hesabından Erbil’e şok suçlamalarda bulundu. Erbil’in meskendeki hizmetlisine tecavüz ettiğini öne süren Seda Sayan “Tuğba ile evliyken konuttaki hizmetli kıza tecavüz ettiğinde sessiz kaldığım için geçmişimin kirli olduğu doğrudur. Dahası var bence işine bak ruhunu arındır” yazdı.
Seda Sayan, bir süre daha sonra Erbil’e ağır suçlamalarda bulunduğu paylaşımını silerek şunları paylaştı:
“Dua et çocuklarının hatrına, Allah’tan af lisana benden değil.”
Seda Sayan’ın tezlerine karşılık veren Mehmet Ali Erbil, paylaşımında şu sözlere yer verdi:
Ben Mehmet Ali Erbil; hepinizin bildiği tanıdığı. Evet hududu aştım, kusur yaptım, sitem edeyim derken denetimi kaybettim. Üzgünüm, maksadım kimsenin onuruna ziyan vermek değildi, hele ki tarih kadar eski bir dosta karşı bu biçimde bir niyetim asla olamaz.
Ancak sizler şunu da biliyorsunuz ki ben 2 yıldır vefatın kıyısında yaşıyorum; hekimlerim esasen tüm etrafımı istemsiz hezeyanlarım olabileceği konusunda uyardılar. Artık soruyorum; ben bir kusur yaptıysam bunun karşılığı iftira mı olmalıydı? Yakışmadı.
Siz de sormadınız mı madem bu biçimde bir şey vardı niçin sustun diye? Her her neyse; benim alnım ak ve kendi hisseme düşeni yaptım. Herkes de kendine yakışanı yapsın”