Gece yatmadan önce hangi çayı içilir ?

Anje

Global Mod
Global Mod
GECE YATMADAN ÖNCE HANGİ ÇAY İÇİLİR? – BİR KUPA, İKİ KALP, ÜÇ DÜŞÜNCE

Selam dostlar,

Bu gece biraz farklı bir şey yapmak istiyorum. Size bir hikâye anlatacağım. Bir forumdaşın yazdığı gibi değil; belki biraz film gibi, biraz da kendi iç sesiniz gibi… Çünkü “gece yatmadan önce hangi çay içilir?” sorusu aslında sadece çayla değil, insanın kendini nasıl dinlediğiyle ilgili bir mesele.

---

BİR ŞEHİR, BİR EV, BİR MUTFAK IŞIĞI

Geceydi. Saat 23.15. Dışarıda rüzgâr camı okşar gibi esiyor, içeride mutfak lambasının altına iki gölge düşüyordu.

Biri Ali, diğeri Elif.

Evli değillerdi, sevgili de değil. Aynı apartmanda oturan, birbirini tesadüfen tanımış iki insan. Bir akşam elektrikler kesilince merdiven boşluğunda konuşmuş, sonra da arada bir “çay molası” bahanesiyle sohbet etmeye başlamışlardı.

Ali’nin yüzünde yorgun bir dikkat vardı. Göz altı morlukları, uzun çalışma saatlerinin sessiz izleri gibiydi.

Elif’in gözlerinde ise bir huzursuz dinginlik… Gün boyu çocuklarla uğraşmış, öğrencilerinin hikâyeleriyle dolu bir kalp taşıyordu.

O gece yine buluşmuşlardı. Mutfakta sadece suyun kaynama sesi vardı.

---

“GECE ÇAYI DİYE BİR ŞEY VAR MI GERÇEKTEN?”

Ali ilk konuşan oldu.

> “Biliyor musun Elif, ben bu saatte çay içince sabaha kadar uyuyamıyorum. Ama içmezsem de sanki gün tamamlanmamış gibi geliyor.”

Elif gülümsedi, kettle’a yöneldi.

> “Belki de yanlış çay içiyorsundur. Her çayın bir huyu var. Kimisi sabah uyandırır, kimisi geceye eşlik eder.”

Ali kaşlarını kaldırdı, “huy” kelimesine takıldı.

> “Sen çaydan insan gibi mi bahsediyorsun?”

> “Evet,” dedi Elif, “çünkü çay da bir ruha sahiptir. Bazısı seni çalıştırır, bazısı dinlendirir. Mesela adaçayı, kalbini susturur; melisa, zihnini. Papatya ise hem kalbini hem zihnini sarar.”

Ali içten bir kahkaha attı.

> “Ben verimlilik adamıyım. Kafein oranına göre karar veririm.”

Elif omuz silkti.

> “İşte o yüzden hep yorgunsun.”

---

BİR KUPA ÇAY, İKİ DÜNYA GÖRÜŞÜ

Ali için hayat çözüm odaklıydı. Hedef, plan, zaman yönetimi…

Bir problemi fark ettiği anda zihni tablo çizer, çözüm algoritması kurardı.

Elif içinse hayat hislerle dokunurdu. Çay demlerken bile “önce buharın sesini duymak gerek” derdi.

Ona göre sakinlik bir sonuç değil, bir seçimdi.

O gece mutfakta iki farklı dünya buluşmuştu:

Ali’nin stratejik aklı, Elif’in sezgisel kalbi.

> “Sen papatya içersin değil mi?” diye sordu Ali, kupayı uzatarak.

> “Sen de yeşil çay mı?” diye karşılık verdi Elif.

İkisi de aynı anda gülümsedi. Çünkü aslında birbirlerini çözmüşlerdi.

---

ÇAYIN HİKÂYESİ, İNSANIN HİKÂYESİYLE AYNI

Elif, kupayı ellerine aldı, buhar yüzüne vurdu.

> “Papatya çayı uyku için değil, kalp için. Kimi gece kafası karışıktır, kimisi kalbi... Benimki ikisi birden.”

Ali sessizleşti.

> “Yeşil çay da aslında huzur verir,” dedi. “Ama ben hep enerjik kalmak için içtim. Belki de yanlış zamanda doğru şeyi içtim.”

İkisinin arasında sessizlik yayıldı. O sessizlikte, aslında her insanın gecesi yankılanıyordu. Çünkü herkesin geceyle barışma yöntemi farklıydı:

- Kimisi dua ederdi.

- Kimisi defterine yazar.

- Kimisi çay demler.

Çay, aslında bir “ara ritüeldi.” Günün karmaşasından geceye geçişin duygusal köprüsü.

---

KADINLARIN EMPATİSİ, ERKEKLERİN ÇÖZÜMÜ

Elif, Ali’ye baktı.

> “Biliyor musun, senin gibi insanlar hep iyileştirme isteğiyle yanar. Ama bazen sadece durmak da bir çözümdür.”

Ali sustu, bir an düşündü.

> “Ben hep çözüm aradım, ama belki de bazı şeylerin çözümü yoktur; sadece kabullenmesi vardır.”

> “Tıpkı papatya çayı gibi,” dedi Elif. “Ne kadar bekletirsen beklet, tadı acılaşmaz. Çünkü sakinliğin doğası bu.”

Ali bu sefer gerçekten güldü.

> “O zaman sen bana da biraz papatya ver, belki ben de yumuşarım.”

Elif uzattı, kupalar birbirine değdi.

O an iki farklı dünyanın aynı suya karıştığı andı.

---

GECE VE ÇAYIN ARASINDAKİ DENGE

Zaman ilerledi. Saat 00.10.

Papatya çayının kokusu mutfağa sinmişti. Rüzgâr durmuş, şehir sessizleşmişti.

Ali artık çayı “etkisine göre” değil, “hissine göre” içiyordu.

Elif’in gözlerinde, ilk defa bir huzurun yansıması vardı.

Birden Elif sordu:

> “Sence insanlar neden gece çay içer?”

Ali düşündü.

> “Belki de konuşamadıklarıyla konuşmak için. Belki de kendini susturmak için.”

Elif başını salladı.

> “Bence hatırlamak için. Gün boyu unuttuklarını gece çayla hatırlıyor insan.”

---

GECE ÇAYLARI VE HAYAT DERSLERİ

O geceden sonra ikisinin çay saatleri bir ritüel oldu.

Her biri kendi hikâyesini getirdi:

Ali, işteki stresi anlatırken artık çözüm değil, duyguyu konuşuyordu.

Elif, öğrencilerinin hayallerini paylaşırken sadece anlatmıyor, dinletiyordu.

Bir akşam Ali sordu:

> “Sen olsan herkesin uyumadan önce içmesi gereken bir çay önerir miydin?”

Elif gülümsedi:

> “Herkesin ihtiyacı farklı. Kimisi için rezene, kimisi için melisa. Ama bence en iyi gece çayı; kendini affettiğin çaydır.”

Ali sustu. Çünkü o cümle, bir anda odadaki bütün sessizlikleri açıklamıştı.

---

GECE YATMADAN ÖNCE İÇİLEN ŞEY SADECE ÇAY DEĞİLDİR

Sabahın ilk ışıkları vururken Ali o geceyi unutamadı.

O an fark etti ki, aslında hiçbir çay sadece çay değildir.

- Papatya, sakinliği öğretir.

- Melisa, geçmişi bırakmayı.

- Rezene, iç huzurunu.

- Ihlamur, sevdiklerini hatırlamayı.

- Yeşil çay, yenilenmeyi.

Ama en önemlisi, çay bir paylaşma bahanesidir.

Bir insana “gel bir çay içelim” dediğinde, aslında “gel biraz hayatı konuşalım” demiş olursun.

---

FORUMDAŞLARA SORULAR

Peki siz?

- Gece uyumadan önce hangi çayı içersiniz?

- Birini düşünerek demlenmiş bir çayınız oldu mu hiç?

- Hangi çay kokusu size “rahatla, geçti” der?

Yorumlara yazın dostlar.

Belki aynı çayı içmesek bile, aynı geceyi paylaşıyoruzdur.

Unutmayın; bazen hayat, bir yudum papatya çayına sığar.

Ve o yudum, kendinle barışmanın ilk adımıdır.
 
Üst