ahmetbeyler
Active member
Ankara 1 Mayıs Bileşenleri, bugün düzenlediği basın toplantısında, 1 Mayıs Birlik, Çaba ve Dayanışma Günü’nde Tandoğan Meydanı’nda miting düzenleyeceklerini deklare etti.
Emekten, barıştan, demokrasiden, eşitlikten ve özgürlükten yana olan her insanın Tandoğan’a davet edildiği açıklamada şunlar kaydedildi:
“Pandemiyle, her gün yapılan artırımların yarattığı pahalılıkla, eriyen fiyatlarımızla, işsizlikle, güvencesizlikle yurttaşların bugünü ve geleceği, hakkı, hukuku, umutları çiğneniyor. Yoksulluk ve adaletsizliğin büyüttüğü buhran yaygınlaşıyor.
‘Ülkemizin tüm kaynakları bir avuç ayrıcalıklı zümre ve işverenler için seferber edilmekte’
1 Mayıs’a sayılı günler kala, Ankara’da ve ülkenin dört bir yanında personeller, işçiler, hakları ve gelecekleri için direnmeye devam ediyor. Emekçiler, dayatılan sefalet fiyatlarına, düşük artırımlara, keyfi işten atmalara ve sendikal örgütlenmeye yönelen hücumlara karşı direnişle yanıt veriyorlar. Ucuz emek, yağmalanan tabiat, talan edilen kentlerle toplumun işini, aşını, geçimini ve sıhhatini korumakta her geçen gün daha fazla zorlandığı sıkıntı günlerden geçiyoruz. Halk işsizlikle, açlıkla, yoksullukla, artan borçlarla, salgınla uğraş ederken ülkemizin tüm kaynakları bir avuç ayrıcalıklı zümre ve işverenler için seferber edilmekte.
‘Geçinmeye, haksızlıklara, taleplerimize yönelik feryatlar baskı, şiddet, sansür ve sıkıntı ile bastırılmak isteniyor’
Geçinmeye, haksızlıklara, taleplerimize yönelik feryatlar baskı, şiddet, sansür ve sıkıntı ile bastırılmak isteniyor. Hakkını arayan ve gerçekleri söyleyen herkes; personeller, işçiler, kamu işçileri, mühendisler, mimarlar, tabipler, avukatlar, aydınlar, akademisyenler, gazeteciler, sanatkarlar, Kürtler, Aleviler, LGBTİQ+ bireyler, gençler, çiftçiler, emekliler ve bayanlar, bu sistemin hukuk dışı zorbalıklarıyla karşı karşıya kalıyor. ‘İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmiyoruz’ diyen bayanlar, ‘Eşit işe eşit ücret’ diyerek bayan cinayetlerine, tacize, tecavüze karşı seslerini yükseltiyor. Gençlik, atanan kayyum rektörlere, barınma sıkıntısına, yemekhane artırımlarına ve faşist akınlara karşı hakları, geleceği ve özgürlüğü için sesini yükseltiyor. Rastgele bir yargı süreci olmadan KHK ile haksız, hukuksuz bir biçimde keyfi olarak işten atılan, bakılırsavlerine son verilen bütün işçiler şartsız işlerine iade edilmeli, OHAL Kurulu derhal lağvedilmelidir. Bu tertip bu biçimde gitmez. Bu halkı mutfaktaki yangına, yoksulluğa, işsizliğe, borçluluğa ve güvencesizliğe mahkûm eden bu akıl dışı sistem ülkenin sırtında bir yüktür.
‘Yapmamız gereken, ‘sınıfa karşı sınıf’ tavrıyla sermayenin karşısına dikilmektir’
Tüm bu taarruzlara karşı ülkenin biroldukca yerinde haksız ve hukuksuz bir biçimde işten atılan işçiler direnmeye devam ediyor. Yapmamız gereken, sermayenin akınlarına karşı birleşik uğraş adımlarını güçlendirmek, ‘sınıfa karşı sınıf’ tavrıyla sermayenin karşısına dikilmektir.
Emekçi sınıfı ve işçilerin sermaye nizamına karşı birleşik uğraşını büyütmek, sınıf çabasının önündeki her türlü manisi ortadan kaldırmak ve direnişleri büyütmek, daha da örgütlü hâle getirmek, birleştirmek, yaygınlaştırmak için kitlesel, coşkulu bir 1 Mayıs’ı örgütleme nazaranvi omuzlarımızdadır.
Ülkemizin ve dünyanın tüm kıymetlerini ve hoşluklarını üreten biz çalışanları, işçileri, gençleri, bayanları, emeklileri, emekli dahi olamayanları insanca yaşatmak için çaresiz değiliz. Deva, kol kola dayanışmayla taleplerimiz, haklarımız, çocuklarımız ve ülkemiz için bir arada çabada. Yeni bir hayat ve sistemin mümkün olduğunu biliyoruz; yoksullaşanlar, ezilenler, haksızlığa uğrayanlar, iradesi yok sayılanlar bu tertibi bir arada değiştirecekler. Ülke ve dünya işçilerinin insanca yaşayabilecekleri savaşsız ve sömürüsüz bir tertibi inşa etmek hepimizin nazaranvidir. Savaşlara karşı çıkmak, tüm beşerler için ve bütün bir dünya için barışı savunmak; sınıfsız, sömürüsüz, savaşsız bir dünya kurmak hepimizin bakılırsavidir.
‘1 Mayıs’ta Tandoğan Meydanı’nda buluşuyoruz’
1 Mayıs Birlik Gayret ve Dayanışma Günü’ne giderken birlikte değiştirme irademizi omuz omuza, iş yeri iş yeri, sokak sokak, meydan meydan örgütleyeceğimizi belirtiyor; dünyanın her ülkesinde olduğu üzere Türkiye’de ve Ankara’da da emekten, barıştan, demokrasiden, eşitlikten, özgürlükten yana olan herkesi 1 Mayıs saat 14:00’te Anadolu (Tandoğan) Meydanı’nda buluşmaya çağırıyoruz. Türkülerimizle, halaylarımızla, taleplerimizle, umutlarımızla 1 Mayıs’ta Tandoğan Meydanı’nda buluşuyoruz. Yaşasın 1 Mayıs! Yaşasın sınıf dayanışması”
Emekten, barıştan, demokrasiden, eşitlikten ve özgürlükten yana olan her insanın Tandoğan’a davet edildiği açıklamada şunlar kaydedildi:
“Pandemiyle, her gün yapılan artırımların yarattığı pahalılıkla, eriyen fiyatlarımızla, işsizlikle, güvencesizlikle yurttaşların bugünü ve geleceği, hakkı, hukuku, umutları çiğneniyor. Yoksulluk ve adaletsizliğin büyüttüğü buhran yaygınlaşıyor.
‘Ülkemizin tüm kaynakları bir avuç ayrıcalıklı zümre ve işverenler için seferber edilmekte’
1 Mayıs’a sayılı günler kala, Ankara’da ve ülkenin dört bir yanında personeller, işçiler, hakları ve gelecekleri için direnmeye devam ediyor. Emekçiler, dayatılan sefalet fiyatlarına, düşük artırımlara, keyfi işten atmalara ve sendikal örgütlenmeye yönelen hücumlara karşı direnişle yanıt veriyorlar. Ucuz emek, yağmalanan tabiat, talan edilen kentlerle toplumun işini, aşını, geçimini ve sıhhatini korumakta her geçen gün daha fazla zorlandığı sıkıntı günlerden geçiyoruz. Halk işsizlikle, açlıkla, yoksullukla, artan borçlarla, salgınla uğraş ederken ülkemizin tüm kaynakları bir avuç ayrıcalıklı zümre ve işverenler için seferber edilmekte.
‘Geçinmeye, haksızlıklara, taleplerimize yönelik feryatlar baskı, şiddet, sansür ve sıkıntı ile bastırılmak isteniyor’
Geçinmeye, haksızlıklara, taleplerimize yönelik feryatlar baskı, şiddet, sansür ve sıkıntı ile bastırılmak isteniyor. Hakkını arayan ve gerçekleri söyleyen herkes; personeller, işçiler, kamu işçileri, mühendisler, mimarlar, tabipler, avukatlar, aydınlar, akademisyenler, gazeteciler, sanatkarlar, Kürtler, Aleviler, LGBTİQ+ bireyler, gençler, çiftçiler, emekliler ve bayanlar, bu sistemin hukuk dışı zorbalıklarıyla karşı karşıya kalıyor. ‘İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmiyoruz’ diyen bayanlar, ‘Eşit işe eşit ücret’ diyerek bayan cinayetlerine, tacize, tecavüze karşı seslerini yükseltiyor. Gençlik, atanan kayyum rektörlere, barınma sıkıntısına, yemekhane artırımlarına ve faşist akınlara karşı hakları, geleceği ve özgürlüğü için sesini yükseltiyor. Rastgele bir yargı süreci olmadan KHK ile haksız, hukuksuz bir biçimde keyfi olarak işten atılan, bakılırsavlerine son verilen bütün işçiler şartsız işlerine iade edilmeli, OHAL Kurulu derhal lağvedilmelidir. Bu tertip bu biçimde gitmez. Bu halkı mutfaktaki yangına, yoksulluğa, işsizliğe, borçluluğa ve güvencesizliğe mahkûm eden bu akıl dışı sistem ülkenin sırtında bir yüktür.
‘Yapmamız gereken, ‘sınıfa karşı sınıf’ tavrıyla sermayenin karşısına dikilmektir’
Tüm bu taarruzlara karşı ülkenin biroldukca yerinde haksız ve hukuksuz bir biçimde işten atılan işçiler direnmeye devam ediyor. Yapmamız gereken, sermayenin akınlarına karşı birleşik uğraş adımlarını güçlendirmek, ‘sınıfa karşı sınıf’ tavrıyla sermayenin karşısına dikilmektir.
Emekçi sınıfı ve işçilerin sermaye nizamına karşı birleşik uğraşını büyütmek, sınıf çabasının önündeki her türlü manisi ortadan kaldırmak ve direnişleri büyütmek, daha da örgütlü hâle getirmek, birleştirmek, yaygınlaştırmak için kitlesel, coşkulu bir 1 Mayıs’ı örgütleme nazaranvi omuzlarımızdadır.
Ülkemizin ve dünyanın tüm kıymetlerini ve hoşluklarını üreten biz çalışanları, işçileri, gençleri, bayanları, emeklileri, emekli dahi olamayanları insanca yaşatmak için çaresiz değiliz. Deva, kol kola dayanışmayla taleplerimiz, haklarımız, çocuklarımız ve ülkemiz için bir arada çabada. Yeni bir hayat ve sistemin mümkün olduğunu biliyoruz; yoksullaşanlar, ezilenler, haksızlığa uğrayanlar, iradesi yok sayılanlar bu tertibi bir arada değiştirecekler. Ülke ve dünya işçilerinin insanca yaşayabilecekleri savaşsız ve sömürüsüz bir tertibi inşa etmek hepimizin nazaranvidir. Savaşlara karşı çıkmak, tüm beşerler için ve bütün bir dünya için barışı savunmak; sınıfsız, sömürüsüz, savaşsız bir dünya kurmak hepimizin bakılırsavidir.
‘1 Mayıs’ta Tandoğan Meydanı’nda buluşuyoruz’
1 Mayıs Birlik Gayret ve Dayanışma Günü’ne giderken birlikte değiştirme irademizi omuz omuza, iş yeri iş yeri, sokak sokak, meydan meydan örgütleyeceğimizi belirtiyor; dünyanın her ülkesinde olduğu üzere Türkiye’de ve Ankara’da da emekten, barıştan, demokrasiden, eşitlikten, özgürlükten yana olan herkesi 1 Mayıs saat 14:00’te Anadolu (Tandoğan) Meydanı’nda buluşmaya çağırıyoruz. Türkülerimizle, halaylarımızla, taleplerimizle, umutlarımızla 1 Mayıs’ta Tandoğan Meydanı’nda buluşuyoruz. Yaşasın 1 Mayıs! Yaşasın sınıf dayanışması”