ahmetbeyler
Active member
AKP Genel Lider Yardımcısı ve Kayseri Milletvekili Mehmet Özhaseki, minimum fiyat üzerinden yaptığı kıyaslama dikkat çekti. Katıldığı bir televizyon programında ekonomiyi kıymetlendiren Özhaseki’nin açıklamaları dikkat çekti.
‘Ekmek 1 lirayken alamıyorsunuz lakin bugün 5 lira alabiliyorsunuz’
2002 ile bugünün minimum fiyatın alım gücünü pahalandıran AKP’li Özhaseki, şöyleki konuştu:
“Enflasyon biraz yüksek olabilir. Ben ferdî niyetimi söyleyeyim, Ekmek 1 lira alamıyorsunuz. Lakin bugün 5 lira fazlaca rahat alabiliyorsunuz. Burada insanların alım gücünün arttırılması değerli. 2002’deki taban fiyatla ne alınabiliyordu, bugün ne alınabiliyor? Kaç kilo et alınıyordu, kaç kilo süt alınıyordu, kaç yumurta alınıyordu, kaç litre akaryakıt alınıyordu, artık ne kadar alınabiliyor. Bugün üç misli, dört misli daha fazla alınabilir hale geldi.
‘Bu bir tercihti ve bu tercih kullanıldı’
İnsanların alım gücü artsın diye. Fındığın fiyatının arttırılması, çayın fiyatının arttırılması, üzümün fiyatının arttırması, çiftçiye dayanak verilmesi, emekliye verilmesi, memura verilmesi boşuna değil, alım gücünün arttırmasına yönelik atraksiyonlar bunlar ve hayat değerlenmiş olabilir, lakin insanların alım gücü de arttı. Bunu da görmek lazım.
Bu bir tercihti ve bu bu tercih kullanıldı. Ben de hakikat bir tercih olduğuna inanıyorum. Dayanılmaz biçimde de aslına bakarsanız ihracat artıyor.
250 milyar doları yakalayan bir ihracattayız. 30 küsur milyar dolarlardan 250 milyar dolar ihracatı yakalayan bir ülke konumumdayız.”
‘Ekmek 1 lirayken alamıyorsunuz lakin bugün 5 lira alabiliyorsunuz’
2002 ile bugünün minimum fiyatın alım gücünü pahalandıran AKP’li Özhaseki, şöyleki konuştu:
“Enflasyon biraz yüksek olabilir. Ben ferdî niyetimi söyleyeyim, Ekmek 1 lira alamıyorsunuz. Lakin bugün 5 lira fazlaca rahat alabiliyorsunuz. Burada insanların alım gücünün arttırılması değerli. 2002’deki taban fiyatla ne alınabiliyordu, bugün ne alınabiliyor? Kaç kilo et alınıyordu, kaç kilo süt alınıyordu, kaç yumurta alınıyordu, kaç litre akaryakıt alınıyordu, artık ne kadar alınabiliyor. Bugün üç misli, dört misli daha fazla alınabilir hale geldi.
‘Bu bir tercihti ve bu tercih kullanıldı’
İnsanların alım gücü artsın diye. Fındığın fiyatının arttırılması, çayın fiyatının arttırılması, üzümün fiyatının arttırması, çiftçiye dayanak verilmesi, emekliye verilmesi, memura verilmesi boşuna değil, alım gücünün arttırmasına yönelik atraksiyonlar bunlar ve hayat değerlenmiş olabilir, lakin insanların alım gücü de arttı. Bunu da görmek lazım.
Bu bir tercihti ve bu bu tercih kullanıldı. Ben de hakikat bir tercih olduğuna inanıyorum. Dayanılmaz biçimde de aslına bakarsanız ihracat artıyor.
250 milyar doları yakalayan bir ihracattayız. 30 küsur milyar dolarlardan 250 milyar dolar ihracatı yakalayan bir ülke konumumdayız.”