Otizmli bireylerin yalnızca yüzde 2’si kâfi eğitim imkanlarına ulaşabiliyor. Tohum Otizm Vakfı Kurucu Lider Yardımcısı Aylin Sezgin, “Türkiye’de eğitimleşme oranı epey yavaş ilerliyor. Ders fiyatları devasa yükseklikte. Çocuklarımızın başka çocuklarla eşit haklara sahip olmasını istiyoruz” dedi.
Birleşmiş Milletler (BM) tarafınca ilan edilen “2 Nisan Dünya Otizm Farkındalık Günü”nde otizm ile ilgili problemleri görünür kılmak ve bu problemlere tahlil bulmak gayesiyle çeşitli etkinlikler düzenleniyor. Tohum Otizm Vakfı datalarına nazaran Türkiye’de 1 milyon 900 bin 326 otizmli birey bulunuyor. Daima ve sistematik eğitimle otizmin belirtileri denetim altına alınabiliyor. İkiz çocuklarından birine otizm tanısı konulmasının akabinde arkadaşıyla Tohum Türkiye Otizm Erken Teşhis ve Eğitim Vakfı’nı kuran Aylin Sezgin, Türkiye’deki yaklaşık 2 milyon otizmli bireyden yalnızca 41 bininin eğitime ulaşabildiğine dikkat çekti. Sezgin, “Otizm, doğuştan gelen ya da hayatın birinci senelerında ortaya çıkan karmaşık bir nöro-gelişimsel farklılık olarak tanımlanıyor. Otizmin en gerekli ve en âlâ tedavisi eğitim. Türkiye’de eğitimleşme oranı epey yavaş ilerliyor. Biz de özel eğitim sınıfları açarak daha fazla çocuğu eğitim hayatının içine almaya uğraş ediyoruz” dedi.
Otizmli çocuklara devlet tarafınca sağlanan aylık 12 saatlik eğitimin yetersiz olduğuna dikkat çeken Sezgin, “Çocuğunun ayda 120 saat eğitim alması gerektiğinin farkında olmayan beşerler var. Bu çocukların eğitimi ayda 12 saatle olacak bir şey değil. Devletin 108 saat daha eğitim vermesi lazım. Biz artık özel eğitim sınıflarının, tuvaletin yanında, bodrum katta, en makûs yerlerde olmasını istemiyoruz. Çocuklarımızın öbür çocuklarla eşit haklara sahip olmasını istiyoruz” diye konuştu. Aylin Sezgin
GÜÇLÜ HASTALIĞI
Salgından ve hayat pahalılığından en hayli otizmli bireylerin etkilendiğini belirten Sezgin şunları söylemiş oldu:
“bu vakitte takıntıları arttı. Eğitimleri aksadı. Maskeye alışmaları güç oldu. Otizm, varlıklı hastalığı. Zira maalesef kişisel ders fiyatları devasa yükseklikte. Ders saatlerinin fiyatları 300 TL’den başlıyor, 1500 TL’ye kadar çıkıyor. Otizmli bireylerin ek ders alması bu durumda hayli güç. Aileler ek ders alamıyorsa devletin verdiği 12 saatin üzerine çıkamıyor. Bu da çocukta radikal bir değişiklik yapamayabiliyor.”
Otizmli bireylerin eğitimi konusunda devletin daha fazla adım atması gerektiğini vurgulayan Sezgin, “Devletin sınıfları attırması, daha fazla öğretmen ataması tek tahlil. Her okulda bu çocuklar için sınıf açılmalı, öğrenciler tam vakitli eğitim almalı. Gereğince öğretmen atamadıkları için bizim sınıflarımıza kontratlı öğretmenler atıyorlar. Bu öğretmenler alan dışı birçok vakit. Otizm Aksiyon Planı diye bir plan vardı. Ulusal Eğitim Bakanlığı’na düşen nazaranvlerin birçok yapılamadı. Tek isteğimiz daha fazla sınıf, daha fazla eğitim hakkı. Özel gereksinime sahip olan öğrenciler ile teğe bir eğitmenlik yapan öğretmenlik formülü olan gölge öğretmenlik maddeleşti lakin devlet fiyatını vermiyor, ailenin karşılaması bekleniyor” açıklaması yaptı.
Vakfın “2021 yılı Türkiye’deki Bireylerin Otizm Algısı ve Bilgi Seviyesi Araştırması”na da değinen Sezgin, araştırma kararına bakılırsa Türkiye’de otizmi duyanların oranının yüzde 70, ne olduğunu bilenlerin oranının ise yüzde 50 olduğunu belirtti.
Birleşmiş Milletler (BM) tarafınca ilan edilen “2 Nisan Dünya Otizm Farkındalık Günü”nde otizm ile ilgili problemleri görünür kılmak ve bu problemlere tahlil bulmak gayesiyle çeşitli etkinlikler düzenleniyor. Tohum Otizm Vakfı datalarına nazaran Türkiye’de 1 milyon 900 bin 326 otizmli birey bulunuyor. Daima ve sistematik eğitimle otizmin belirtileri denetim altına alınabiliyor. İkiz çocuklarından birine otizm tanısı konulmasının akabinde arkadaşıyla Tohum Türkiye Otizm Erken Teşhis ve Eğitim Vakfı’nı kuran Aylin Sezgin, Türkiye’deki yaklaşık 2 milyon otizmli bireyden yalnızca 41 bininin eğitime ulaşabildiğine dikkat çekti. Sezgin, “Otizm, doğuştan gelen ya da hayatın birinci senelerında ortaya çıkan karmaşık bir nöro-gelişimsel farklılık olarak tanımlanıyor. Otizmin en gerekli ve en âlâ tedavisi eğitim. Türkiye’de eğitimleşme oranı epey yavaş ilerliyor. Biz de özel eğitim sınıfları açarak daha fazla çocuğu eğitim hayatının içine almaya uğraş ediyoruz” dedi.
Otizmli çocuklara devlet tarafınca sağlanan aylık 12 saatlik eğitimin yetersiz olduğuna dikkat çeken Sezgin, “Çocuğunun ayda 120 saat eğitim alması gerektiğinin farkında olmayan beşerler var. Bu çocukların eğitimi ayda 12 saatle olacak bir şey değil. Devletin 108 saat daha eğitim vermesi lazım. Biz artık özel eğitim sınıflarının, tuvaletin yanında, bodrum katta, en makûs yerlerde olmasını istemiyoruz. Çocuklarımızın öbür çocuklarla eşit haklara sahip olmasını istiyoruz” diye konuştu. Aylin Sezgin
GÜÇLÜ HASTALIĞI
Salgından ve hayat pahalılığından en hayli otizmli bireylerin etkilendiğini belirten Sezgin şunları söylemiş oldu:
“bu vakitte takıntıları arttı. Eğitimleri aksadı. Maskeye alışmaları güç oldu. Otizm, varlıklı hastalığı. Zira maalesef kişisel ders fiyatları devasa yükseklikte. Ders saatlerinin fiyatları 300 TL’den başlıyor, 1500 TL’ye kadar çıkıyor. Otizmli bireylerin ek ders alması bu durumda hayli güç. Aileler ek ders alamıyorsa devletin verdiği 12 saatin üzerine çıkamıyor. Bu da çocukta radikal bir değişiklik yapamayabiliyor.”
Otizmli bireylerin eğitimi konusunda devletin daha fazla adım atması gerektiğini vurgulayan Sezgin, “Devletin sınıfları attırması, daha fazla öğretmen ataması tek tahlil. Her okulda bu çocuklar için sınıf açılmalı, öğrenciler tam vakitli eğitim almalı. Gereğince öğretmen atamadıkları için bizim sınıflarımıza kontratlı öğretmenler atıyorlar. Bu öğretmenler alan dışı birçok vakit. Otizm Aksiyon Planı diye bir plan vardı. Ulusal Eğitim Bakanlığı’na düşen nazaranvlerin birçok yapılamadı. Tek isteğimiz daha fazla sınıf, daha fazla eğitim hakkı. Özel gereksinime sahip olan öğrenciler ile teğe bir eğitmenlik yapan öğretmenlik formülü olan gölge öğretmenlik maddeleşti lakin devlet fiyatını vermiyor, ailenin karşılaması bekleniyor” açıklaması yaptı.
Vakfın “2021 yılı Türkiye’deki Bireylerin Otizm Algısı ve Bilgi Seviyesi Araştırması”na da değinen Sezgin, araştırma kararına bakılırsa Türkiye’de otizmi duyanların oranının yüzde 70, ne olduğunu bilenlerin oranının ise yüzde 50 olduğunu belirtti.