ahmetbeyler
Active member
Rusya’nın Ukrayna müdahalesinin 11. gününde Halk TV grubu Ukrayna-Romanya hududunda yaşanan mülteci krizini gözler önüne sermeye devam ediyor. Gün uzunluğu Siret’te değerlendirmeler yapan Sevecen Payzın ve İsmail Saymaz bölgede yaşayanların zorluklarını Halk TV ekranlarında aktardı.
Daha evvel yayın yapılan İsakça Hudut Kapısı’na göre daha ağır olan Siret’te, Ukrayna’dan otobüslerle gelen halkın farklı noktalara gittiğini tabir eden Halk TV muhabiri Esma Yılmaz bölgede fazlaca daha fazla Sivil Toplum Kuruluşu olduğunu lisana getirdi.
Siret’teki müşahedelerini anlatırken “Gidişat sertleşiyor” diyen Tatlı Payzın şunları aktardı;
Şuan itibariyle Birleşmiş Milletler bilgilerine bakılırsa, 1 buçuk milyon mülteci Ukrayna’yı terk etmiş durumda. Her an her saniye bu sayı artıyor. Siret Hudut Kapısı’na epeyce ağır bir giriş var Ukrayna’dan lakin Polonya hududunda da büyük yığılma var. Zira giderek ağırlaşan bir Rus saldırısı ve askeri gücüyle karşı karşıya.
‘Kiev’de kalanlar kent savaşına hazırlanıyor’
Kiev’den haberler var. Artık Kiev’de Rus birlikleri içine kadar girmiş üzere görünüyor.
Ukraynalılar sokaklarda barikat kurmuş durumdalar. Kiev’de kalanlar kent savaşına hazırlanıyorlar. Orada vazife yapan meslektaşlarımız epeyce sıkıntı durumda nazaranv yapıyorlar. Kalan sivillere de çıkmamaları söylenmiş. Nevşin Mengü’den de bilgi aldık. O da Kiev’de bakılırsav yapıyor.
Daha fazla sivil can kaybı olmaya başladı
Şunu söylüyordum. Rusya şuana kadar köyleri binaları vuruyor lakin çabucak hemen sivillerin olduğu yerlere nokta atışı yapmıyor demiştik daha evvel. Nedir bunlar demir yolları, trenler, alışveriş merkezleri, hastaneler.. Fakat maalesef görüyoruz ki daha fazla sivil can kaybı olmaya başladı. Okulların maksat alındığı söyleniyor. Köylere düşen füzeler var. Yani sivil meyyit sayıları da giderek artmakta.
AFAD ve UMKE özverili bir çalışma yapıyor
Türkiye Cumhuriyeti’nin kurum ve kuruluşlarının Siret’te aktif bir bakılırsav üstlendiklerini bildiren İsmail Saymaz şunları aktardı;
“İçişleri Bakanlığı’na bağlı AFAD Sıhhat Bakanlığı’na bağlı UMKE ve öteki özel kuruluşlar burada özverili bir çalışma sürdürüyorlar. Çok büyük bir yardım tertibi var. Rumen Ortodoks Kilisesi, Yahudi Dernekleri, çocukları yardım kuruluşları. örneğin burada yığınla çadır var. İçinde çocuklar var, yaşlılar var. Buradan otobüslere bindirilip aslında bir belirsizliğe hakikat gönderiliyorlar.
Bazıları Romanya’ya bazıları Türkiye’ye. Bizim burada AFAD’tan da aldığımız bilgiye göre her gün bir kaç otobüs gönderiliyor Türkiye’ye.
Lakin bu ne kadar daha devam edecek? Bu savaş ki argümana göre Rusya bugün tüm güçleri ile Kiev’e girebilir. Orada evet savaşçılar kaldı fakat orada çatışmalar günlerce sürerse bu basınç haline ülkenin günebir daha ve batıya gerçek yönelecek ve bugün 1buçuk milyon olan insan göçü yarın 2 milyon sonraki gün 2 buçuk daha sonra dört ve beş diye devam edecek. Yani bu yardım ağı tertibi da gelen göçü kaldıramayabilir. Zira ülke 40 milyonun üzerinde bir nüfusa sahip.
Burada asıl olan Rusya’nın işgalinin sonlandırılması ve barış sağlanması. Burada Türkiye’nin de tarafsız kalması ya da iki taraf ile de görüş kanalını açık tutması ehemmiyet arzediyor.
Rus ordusu bir dirençle karşılaşacak
Halk TV ekranlarında yayınlanan Gökmen Karadağ ile Açıkça programına bağlanan Sevecen Payzın ve İsmail Saymaz oradaki son durumu izleyicilere aktardı.
Siret Hudut Kapısı’nda fazlaca büyük çadırların olduğunu bildiren Halk TV takımı akşam saatlerinde de göçmenlerin akın akın bölgeye geldiğini söz ettiği.
Gerçekleştirdikleri bir çadır ziyaretindeki müşahedelerini aktaran Tatlı Payzın şunları lisana getirdi; “Etrafımızda şu biçimde bir manzara var, çocuklar var ve çocuklarıyla bir arada gelen anneler var. Genç erkek, orta yaşlı erkek hatta yaşlı erkekleri bile görmüyoruz. Bu bize şöyleki bir söylüyor. Ukrayna’da erkekler kent savaşlarına hazırlanıyor. Rusya bastırdıkça Ukraynalılar kaçıyorlar üzere bir durum şuan için en azından yok. Kalıp savaşma kentlerini müdafaa derdindeler. O denli ki farklı meslek kümelerindeki Ukraynalı adamların dövüş dersleri almaya başladıkları, az evvel AFAD yetkilileri ile de konuştu köylerde kümeleşmeye başladıkları köy girişlerini tuttuklarını duyuyoruz. Köylerde, kentlerde Ukraynalı erkekler kendilerini savunmaya hazırlar. Bu da şunu gösteriyor. Rusya bir dirençle karşılaşacak. “
“Bizim cürmümüz ne? Biz niye bu saldıra maruz kaldık?”
Savaşın başlaması ile artık insanlık için dönülemez bir nokta olduğunu lisana getiren Halk TV muhabiri Esma Yılmaz bu “Bu çadırlarda kalan insanlara yaşadıklarını asla unutturamayacak kimse, tüm dünya başkanları. ötürüsıyla burada bir insanlık dramı yaşanıyor. Gerimizdeki çadırlarda çocuklar çizgi sinema izlemeye çalışıyorlar. Bir biçimde vakit geçirmeye çalışıyorlar” sözlerini kullandı.
İsmail Saymaz ise gerçekleştirdikleri çadır ziyaretinde bir Ukraynalı mülteci bayanın kullandığı “Türkler Rusya üzere değil bizi anlıyor” sözünü hatırlatarak şunları lisana getirdi;
“Yaşlı bir hanımefendi ve genç bir hanımefendi ile görüştük. Yani her şeye karşın hayat bir defa devam ediyor. Yaşlı hanımefendi yanında kızı torunu ve kedisi ile bir arada gelmişti. Kendisi bu şartlarda cihanı birlikte paylaştığımız daha zayıf küçük bir canlıya, aslında insanlığa ibret olması gereken bir ders, yardım ediyordu. Yani kendi kaygısını bırakmış kedisinin bu süreçten etkilenmesi ile ilgileniyor. Kendisi torunu kızı vatanını terk etti. Soramadım muhtemelen onun oğlu yada damadı ülkesinde savaşıyor. Hanımefendiye sordum Kiev’deki son fotoğraf ne? Büyük bir kaos olduğunu ve hatırladığı son şeyin bombardıman sesleri olduğunu söylemiş oldu. “Bizim kabahatimiz ne? Biz niye bu hücuma maruz kaldık?” dedi.
Daha evvel yayın yapılan İsakça Hudut Kapısı’na göre daha ağır olan Siret’te, Ukrayna’dan otobüslerle gelen halkın farklı noktalara gittiğini tabir eden Halk TV muhabiri Esma Yılmaz bölgede fazlaca daha fazla Sivil Toplum Kuruluşu olduğunu lisana getirdi.
Siret’teki müşahedelerini anlatırken “Gidişat sertleşiyor” diyen Tatlı Payzın şunları aktardı;
Şuan itibariyle Birleşmiş Milletler bilgilerine bakılırsa, 1 buçuk milyon mülteci Ukrayna’yı terk etmiş durumda. Her an her saniye bu sayı artıyor. Siret Hudut Kapısı’na epeyce ağır bir giriş var Ukrayna’dan lakin Polonya hududunda da büyük yığılma var. Zira giderek ağırlaşan bir Rus saldırısı ve askeri gücüyle karşı karşıya.
‘Kiev’de kalanlar kent savaşına hazırlanıyor’
Kiev’den haberler var. Artık Kiev’de Rus birlikleri içine kadar girmiş üzere görünüyor.
Ukraynalılar sokaklarda barikat kurmuş durumdalar. Kiev’de kalanlar kent savaşına hazırlanıyorlar. Orada vazife yapan meslektaşlarımız epeyce sıkıntı durumda nazaranv yapıyorlar. Kalan sivillere de çıkmamaları söylenmiş. Nevşin Mengü’den de bilgi aldık. O da Kiev’de bakılırsav yapıyor.
Daha fazla sivil can kaybı olmaya başladı
Şunu söylüyordum. Rusya şuana kadar köyleri binaları vuruyor lakin çabucak hemen sivillerin olduğu yerlere nokta atışı yapmıyor demiştik daha evvel. Nedir bunlar demir yolları, trenler, alışveriş merkezleri, hastaneler.. Fakat maalesef görüyoruz ki daha fazla sivil can kaybı olmaya başladı. Okulların maksat alındığı söyleniyor. Köylere düşen füzeler var. Yani sivil meyyit sayıları da giderek artmakta.
AFAD ve UMKE özverili bir çalışma yapıyor
Türkiye Cumhuriyeti’nin kurum ve kuruluşlarının Siret’te aktif bir bakılırsav üstlendiklerini bildiren İsmail Saymaz şunları aktardı;
“İçişleri Bakanlığı’na bağlı AFAD Sıhhat Bakanlığı’na bağlı UMKE ve öteki özel kuruluşlar burada özverili bir çalışma sürdürüyorlar. Çok büyük bir yardım tertibi var. Rumen Ortodoks Kilisesi, Yahudi Dernekleri, çocukları yardım kuruluşları. örneğin burada yığınla çadır var. İçinde çocuklar var, yaşlılar var. Buradan otobüslere bindirilip aslında bir belirsizliğe hakikat gönderiliyorlar.
Bazıları Romanya’ya bazıları Türkiye’ye. Bizim burada AFAD’tan da aldığımız bilgiye göre her gün bir kaç otobüs gönderiliyor Türkiye’ye.
Lakin bu ne kadar daha devam edecek? Bu savaş ki argümana göre Rusya bugün tüm güçleri ile Kiev’e girebilir. Orada evet savaşçılar kaldı fakat orada çatışmalar günlerce sürerse bu basınç haline ülkenin günebir daha ve batıya gerçek yönelecek ve bugün 1buçuk milyon olan insan göçü yarın 2 milyon sonraki gün 2 buçuk daha sonra dört ve beş diye devam edecek. Yani bu yardım ağı tertibi da gelen göçü kaldıramayabilir. Zira ülke 40 milyonun üzerinde bir nüfusa sahip.
Burada asıl olan Rusya’nın işgalinin sonlandırılması ve barış sağlanması. Burada Türkiye’nin de tarafsız kalması ya da iki taraf ile de görüş kanalını açık tutması ehemmiyet arzediyor.
Rus ordusu bir dirençle karşılaşacak
Halk TV ekranlarında yayınlanan Gökmen Karadağ ile Açıkça programına bağlanan Sevecen Payzın ve İsmail Saymaz oradaki son durumu izleyicilere aktardı.
Siret Hudut Kapısı’nda fazlaca büyük çadırların olduğunu bildiren Halk TV takımı akşam saatlerinde de göçmenlerin akın akın bölgeye geldiğini söz ettiği.
Gerçekleştirdikleri bir çadır ziyaretindeki müşahedelerini aktaran Tatlı Payzın şunları lisana getirdi; “Etrafımızda şu biçimde bir manzara var, çocuklar var ve çocuklarıyla bir arada gelen anneler var. Genç erkek, orta yaşlı erkek hatta yaşlı erkekleri bile görmüyoruz. Bu bize şöyleki bir söylüyor. Ukrayna’da erkekler kent savaşlarına hazırlanıyor. Rusya bastırdıkça Ukraynalılar kaçıyorlar üzere bir durum şuan için en azından yok. Kalıp savaşma kentlerini müdafaa derdindeler. O denli ki farklı meslek kümelerindeki Ukraynalı adamların dövüş dersleri almaya başladıkları, az evvel AFAD yetkilileri ile de konuştu köylerde kümeleşmeye başladıkları köy girişlerini tuttuklarını duyuyoruz. Köylerde, kentlerde Ukraynalı erkekler kendilerini savunmaya hazırlar. Bu da şunu gösteriyor. Rusya bir dirençle karşılaşacak. “
“Bizim cürmümüz ne? Biz niye bu saldıra maruz kaldık?”
Savaşın başlaması ile artık insanlık için dönülemez bir nokta olduğunu lisana getiren Halk TV muhabiri Esma Yılmaz bu “Bu çadırlarda kalan insanlara yaşadıklarını asla unutturamayacak kimse, tüm dünya başkanları. ötürüsıyla burada bir insanlık dramı yaşanıyor. Gerimizdeki çadırlarda çocuklar çizgi sinema izlemeye çalışıyorlar. Bir biçimde vakit geçirmeye çalışıyorlar” sözlerini kullandı.
İsmail Saymaz ise gerçekleştirdikleri çadır ziyaretinde bir Ukraynalı mülteci bayanın kullandığı “Türkler Rusya üzere değil bizi anlıyor” sözünü hatırlatarak şunları lisana getirdi;
“Yaşlı bir hanımefendi ve genç bir hanımefendi ile görüştük. Yani her şeye karşın hayat bir defa devam ediyor. Yaşlı hanımefendi yanında kızı torunu ve kedisi ile bir arada gelmişti. Kendisi bu şartlarda cihanı birlikte paylaştığımız daha zayıf küçük bir canlıya, aslında insanlığa ibret olması gereken bir ders, yardım ediyordu. Yani kendi kaygısını bırakmış kedisinin bu süreçten etkilenmesi ile ilgileniyor. Kendisi torunu kızı vatanını terk etti. Soramadım muhtemelen onun oğlu yada damadı ülkesinde savaşıyor. Hanımefendiye sordum Kiev’deki son fotoğraf ne? Büyük bir kaos olduğunu ve hatırladığı son şeyin bombardıman sesleri olduğunu söylemiş oldu. “Bizim kabahatimiz ne? Biz niye bu hücuma maruz kaldık?” dedi.