ahmetbeyler
Active member
Tarihçi – muharrir Prof. Dr. İlber Ortaylı, Lozan Antlaşması’na ait bir yazı kaleme kaldı. Lozan Antlaşması’nda toprak bırakıldığında dair tezlerin palavra olduğunu belirten Ortaylı, “Lozan Antlaşması bir zaferdir” dedi.
“1922’de Mudanya Mütarekesi’nde Türk ordusu nereye girmişse oralar elde kaldı. Lozan’da toprak bıraktığımız gerçek değildir. İktisadi menfaatlerini, Avrupa devletlerinin hiç biri kaybetmek istemedi ancak yeni Türkiye bu bahiste hiç bir taviz vermedi ve kapitülasyonları kaldırdığını tasdik ettirdi. Lozan Antlaşması bir zaferdir” değerlendirmesini yapan Ortaylı, yazısında şu tabirlere de yer verdi:
“Ankara’da Büyük Millet Meclisi Hükümeti’nin kurulması ve mevcut Anadolu direnişinin etrafında ordunun da süratle teşkili, Sevr’in Ankara tarafınca reddine, İstanbul’da da meclis yerine teşkil edilen bir Şura’da tasdik edilse de en son imza sürecinde takılmasına kaldı. Yeni Türkiye, yeni bir muahedeye gidecekti. Ne var ki Londra Konferansı olsun, Fransız-İngiliz uzlaşması olsun, iki devlet içindeki bütün uzlaşmazlıklara karşın Türklerin anavatan hâkimiyetini ve özgürlüğünü tanımaktan uzaktı. Bu niçinle 1922’de Mudanya Mütarekesi’nde Türk ordusu nereye girmişse oralar elde kaldı. Lozan’da toprak bıraktığımız hakikat değildir. İstirdad ettiğimiz; yani kurtardığımız bütün memleket kesimleri Lozan’da elde kalacaktır.”
“1922’de Mudanya Mütarekesi’nde Türk ordusu nereye girmişse oralar elde kaldı. Lozan’da toprak bıraktığımız gerçek değildir. İktisadi menfaatlerini, Avrupa devletlerinin hiç biri kaybetmek istemedi ancak yeni Türkiye bu bahiste hiç bir taviz vermedi ve kapitülasyonları kaldırdığını tasdik ettirdi. Lozan Antlaşması bir zaferdir” değerlendirmesini yapan Ortaylı, yazısında şu tabirlere de yer verdi:
“Ankara’da Büyük Millet Meclisi Hükümeti’nin kurulması ve mevcut Anadolu direnişinin etrafında ordunun da süratle teşkili, Sevr’in Ankara tarafınca reddine, İstanbul’da da meclis yerine teşkil edilen bir Şura’da tasdik edilse de en son imza sürecinde takılmasına kaldı. Yeni Türkiye, yeni bir muahedeye gidecekti. Ne var ki Londra Konferansı olsun, Fransız-İngiliz uzlaşması olsun, iki devlet içindeki bütün uzlaşmazlıklara karşın Türklerin anavatan hâkimiyetini ve özgürlüğünü tanımaktan uzaktı. Bu niçinle 1922’de Mudanya Mütarekesi’nde Türk ordusu nereye girmişse oralar elde kaldı. Lozan’da toprak bıraktığımız hakikat değildir. İstirdad ettiğimiz; yani kurtardığımız bütün memleket kesimleri Lozan’da elde kalacaktır.”