celikci
Active member
Jacinda Ardern, kendisine övgüler sistem biyografiye kızdı: Yalnızca benimle ilgili olmayacaktı
Yeni Zelanda Başbakanı Jacinda Ardern, kendisinin liderlik vasıflarına övgüler tertip bir biyografi konusunda ‘yanlış yönlendirildiğini’ söyleyerek “Kitap yalnızca benimle ilgili olmayacaktı” yansısı gösterdi. Yeni Zelanda Başbakanı, “Jacinda Ardern: Empati ile Yönetmek’ isimli kitap için söyleşi vermeyi yalnızca bu kaideyle kabul ettiğini deklare etti.
Yeni yayımlanan kitap, aktivist ve gazeteci Supriya Vani ile muharrir Carl A. Harte tarafınca kaleme alındı. Simon & Schuster isimli yayınevi ise kitabı, “Vani’nin Ardern’le özel söyleşilerine dayalı” diyerek pazarlıyor.
’10 BAYAN ÖNDERDEN KELAM EDİLECEKTİ, YALNIZCA BENDEN DEĞİL’
Lakin Ardern bu iddiayı yalanlayarak, söyleşinin ve kitabın niyeti konusunda ‘açıkça yanlış yönlendirildiğini’ söylemiş oldu. Vani’nin 2019 yılında kendisine ‘kadınlar ve siyasi liderlik hakkında bir kitap yazdığını’ dediğini anlatan Ardern, “Bana yaklaşık 10 diğer bayan önderden kelam edileceği aktarıldı. Söyleşiyi yalnızca bu temelde, bir tek benimle olmaması kaydıyla kabul ettim” dedi. Yeni Zelanda Başbakanı, kitapta geçen söyleşiyi kendisinin biyografisi için verdiği argümanının hakikat olmadığını ve yayınevinden durumu netleştirmesini isteyeceğini vurguladı.
DAHA EVVELCE HİÇ BİYOGRAFİ İÇİN SÖYLEŞİ YAPMADI
Ardern’in bir biyografi için röportaj verdiği tezi Yeni Zelanda’da şaşkınlık yaratmıştı. Çünkü Ardern’in kendisi hakkındaki biyografi kitapları için söyleşi vermediği biliniyor. Ülkenin tanınmış gazetecilerinden Madeleine Chapman ve Michelle Duff da Yeni Zelanda Başbakanı hakkındaki kitaplarında söyleşi koparamamıştı.
‘OFİSİNİN HABERİ VARDI’
Lakin son kitabın muharrirleri ‘yanlış yönlendirme’ suçlamasını reddetti. Harte, kitabı birinci başta 10 bayan başkan üzerine planladıklarını ancak korona virüsü pandemisi niçiniyle bunu gerçekleştiremediklerini savundu. Ardern’in ofisinin bu değişiklikten haberdar edildiğini öne süren Harte, “Başbakan Ardern yanlış yönlendirilmedi zira söyleşi yapıldığında yalnızca onun hakkında bir biyografi yazma niyetimiz yoktu” diye konuştu. ‘Ardern’in öyküsünün ve model olan liderliğinin kendi başına bir kitabı hak ettiğini’ belirten Harte, “Yanlış anlaşılmadan dolayı üzgünüz. Kitabımızın arkasındayız” dedi.
CHRISTCHURCH BELGESELİNE DE KARŞI ÇIKTI
Jacinda Ardern geçtiğimiz hafta da, Christchurch kentinde 15 Mart 2019’da yılında iki mescide düzenlenen faşist terör ataklarına ait bir belgeselle de ortasına aralık koymuştu. Kelam konusu belgesel ismini, Ardern’in hücumların akabinde Müslümanlar için kullandığı ve dünya çapında övgü alan ‘Onlar Biziz’ kelamlarından alıyor. Fakat Yeni Zelanda kamuoyu, belgeseli akında ölenler ve yakınlarından epeyce Ardern’e odaklanmakla eleştirdi. Ardern’in kendisi de, “15 Mart hakkında anlatılacak gereğince öykü var lakin kendimi bunlardan biri olarak görmüyorum” dedi. (DIŞ HABERLER)
ALINTIDIR
Yeni Zelanda Başbakanı Jacinda Ardern, kendisinin liderlik vasıflarına övgüler tertip bir biyografi konusunda ‘yanlış yönlendirildiğini’ söyleyerek “Kitap yalnızca benimle ilgili olmayacaktı” yansısı gösterdi. Yeni Zelanda Başbakanı, “Jacinda Ardern: Empati ile Yönetmek’ isimli kitap için söyleşi vermeyi yalnızca bu kaideyle kabul ettiğini deklare etti.
Yeni yayımlanan kitap, aktivist ve gazeteci Supriya Vani ile muharrir Carl A. Harte tarafınca kaleme alındı. Simon & Schuster isimli yayınevi ise kitabı, “Vani’nin Ardern’le özel söyleşilerine dayalı” diyerek pazarlıyor.
’10 BAYAN ÖNDERDEN KELAM EDİLECEKTİ, YALNIZCA BENDEN DEĞİL’
Lakin Ardern bu iddiayı yalanlayarak, söyleşinin ve kitabın niyeti konusunda ‘açıkça yanlış yönlendirildiğini’ söylemiş oldu. Vani’nin 2019 yılında kendisine ‘kadınlar ve siyasi liderlik hakkında bir kitap yazdığını’ dediğini anlatan Ardern, “Bana yaklaşık 10 diğer bayan önderden kelam edileceği aktarıldı. Söyleşiyi yalnızca bu temelde, bir tek benimle olmaması kaydıyla kabul ettim” dedi. Yeni Zelanda Başbakanı, kitapta geçen söyleşiyi kendisinin biyografisi için verdiği argümanının hakikat olmadığını ve yayınevinden durumu netleştirmesini isteyeceğini vurguladı.
DAHA EVVELCE HİÇ BİYOGRAFİ İÇİN SÖYLEŞİ YAPMADI
Ardern’in bir biyografi için röportaj verdiği tezi Yeni Zelanda’da şaşkınlık yaratmıştı. Çünkü Ardern’in kendisi hakkındaki biyografi kitapları için söyleşi vermediği biliniyor. Ülkenin tanınmış gazetecilerinden Madeleine Chapman ve Michelle Duff da Yeni Zelanda Başbakanı hakkındaki kitaplarında söyleşi koparamamıştı.
‘OFİSİNİN HABERİ VARDI’
Lakin son kitabın muharrirleri ‘yanlış yönlendirme’ suçlamasını reddetti. Harte, kitabı birinci başta 10 bayan başkan üzerine planladıklarını ancak korona virüsü pandemisi niçiniyle bunu gerçekleştiremediklerini savundu. Ardern’in ofisinin bu değişiklikten haberdar edildiğini öne süren Harte, “Başbakan Ardern yanlış yönlendirilmedi zira söyleşi yapıldığında yalnızca onun hakkında bir biyografi yazma niyetimiz yoktu” diye konuştu. ‘Ardern’in öyküsünün ve model olan liderliğinin kendi başına bir kitabı hak ettiğini’ belirten Harte, “Yanlış anlaşılmadan dolayı üzgünüz. Kitabımızın arkasındayız” dedi.
CHRISTCHURCH BELGESELİNE DE KARŞI ÇIKTI
Jacinda Ardern geçtiğimiz hafta da, Christchurch kentinde 15 Mart 2019’da yılında iki mescide düzenlenen faşist terör ataklarına ait bir belgeselle de ortasına aralık koymuştu. Kelam konusu belgesel ismini, Ardern’in hücumların akabinde Müslümanlar için kullandığı ve dünya çapında övgü alan ‘Onlar Biziz’ kelamlarından alıyor. Fakat Yeni Zelanda kamuoyu, belgeseli akında ölenler ve yakınlarından epeyce Ardern’e odaklanmakla eleştirdi. Ardern’in kendisi de, “15 Mart hakkında anlatılacak gereğince öykü var lakin kendimi bunlardan biri olarak görmüyorum” dedi. (DIŞ HABERLER)
ALINTIDIR