Sırbistan’da düzenlenen Dünya Güreş Şampiyonası’nda, 5. sefer dünya şampiyonluğunu kazanan birinci Türk güreşçi olarak tarihe geçen İstek Kayaalp, “Final maçının son iki dakikasında kızım Ay Vera aklıma geldi. ‘Hadi kızın için dayan ona 5 kelamın var’ dedim ve bu biçimde kendimi motive ettim.” dedi.
RIZA KAYAALP TARİHE GEÇTİ
Beş dünya şampiyonluğu bulunan, 11 sefer ile en çok Avrupa şampiyonluğu elde eden Türk güreşçi unvanının da sahibi olan Rıza’nın mesleğinde ayrıyeten bir gümüş, iki de bronz olimpiyat madalyası bulunuyor.
Final maçı öncesi gece hoş bir biçimde uyuduğunu tabir eden İstek, şu biçimde devam etti:
“En hoş uykularım gittiğim şampiyonalarda oluyor. Erken yatıyorum ve erken uyumayı seviyorum. Uyuyunca finalde kendimi daha rahat hissediyorum. Sabah kalktık. Otelde bekledik. 2 saat kala karşılaşmanın yapılacağı yere gittik. Gün boyunca daima maçı düşündüm. Akşama kadar aklımdan bir sürü taktik geçti. Fakat daima yarım saat daha sonra taktik değişti. Maça başlayana kadar bol ölçüde uygulayacağım taktikleri düşündüm.”
“FİNAL MAÇINI SON 2 DAKİKASI ÇOK UZUN SÜRDÜ”
Karşılaşma öncesi otelden çıkmadan eşi ve kızı Ay Vera ile görüştüğünü vurgulayan İstek, şu sözleri kullandı:
“Kızım Ay Vera’yı mayolu ve ayakkabısı giyinmiş bir biçimde hazır olarak gördüm. ‘Ay Vera’ bu maçı alır dedim . Ne vakit arasam meskende ‘beş beş’ diye geziyordu. ‘Baba 5 yap’ diyordu. Kızıma, ‘İnşallah senin için 5 yapacağım’ dedim. Final maçının son iki dakikasında kızım Ay Vera aklıma geldi. ‘Hadi kızın için dayan ona 5 kelamın var’ dedim ve kendimi bu biçimde motive ettim. Zira sakatlık yaşadığım bacaklarım beni zorluyordu. Final karşılaşmasının son 2 dakikası benim için fazlaca uzun bir vakitti. Kendimi Ay Vera ile motive ettim.”
Savaşmasını seven, çabayı bırakmayan bir atlet olduğunu anlatan İstek, “Finalde taktik yaptım. Birinci ben yatmak istedim. daha sonradan da skoru korumaktı gayem ve istediğim oldu. Değerli olan kazanmaktı. Maksadım bayrağımızı en üst sıraya astırmaktı. Bunu da başardım.” değerlendirmesini yaptı.
İstek, final maçı sırasında dışarıdan gelen hiç bir sesi duymadığına da dikkati çekerek, şu tabirleri kullandı:
“Hatta Şaban hocama da söylemiş oldum, ‘İlk kere bu maçta sizin sesinizi duymadım’ dedim. O kadar ağır geçti ki maç, aklımda yalnızca rakibimi takip etmek ve saniyeleri geçirebilmek vardı. Skorborda bakan biri değilim. Oraya bakınca saniye geçmiyor. yenidendan güreşe dalıyorum ki saniyeler daha süratli geçsin diye. Bu maçta biraz daha farklıydı. Genel olarak final maçlarım kolay olmuyor.”
GÜREŞ daha sonraSINDA NE YAPACAK?
Mesleğinin son 4 büyük tertibin kaldığı ve sonrasındasında ”emekliye ayrılacağı” bilgisini veren İstek, şunları kaydetti:
“Güreş daha sonrası ne yapacağım konusunda fikirlerim devamlı değişiyor. Şunu epeyce rahat bir biçimde söyleyen biriyim. Allah’ım ben çalıştıysam bana nasip etti. Ülkeme ve gençliğe hizmet edeceksem, ülkenin maddi ve manevi her şeyini düzgünce kullanabileceksem makam ve mevkiiyle hizmet etmeyi nasip etsin. Şu şampiyonlukların haricinde rastgele bir makam ve mevkiinin benim için epey manası yok. Oralar hizmet yeridir. O taraflı düşünmek gerek. Benim için en büyük makam ve mevkii kazandıklarım. Şu anda başımda tam oturmuş bir şey yok.”
“20 YIL daha sonra ONLARI GEÇMEK BÜYÜK GURUR”
İşini uygun yapmanın rekorları kırmaktan daha kıymetli olduğunu lisana getiren İstek, “zaman içinde kırılmaz denilen rekorlar kırılıyor. Bunu hayatımda hayatış oldum. Hiç unutmam küçükken salonda ‘gurur tablomuz’ fotoğrafları yer alıyordu. Bakardım eski güreşçi ağabeylerimiz dünya ve Avrupa şampiyonu olmuş. ‘Nasıl olmuşlar, inşallah bize de nasip olur’ derdim ve imrenirdim. Yaklaşık 20 yıl daha sonra benim için onları geçmek büyük bir gurur oldu.” diye konuştu.
İstek, eskiye dönse bir daha güreş sporunu yapmayı isteyeceğini belirterek, “Küçükken de artık de başımdan öbür bir meslek geçmiyor. Tek isteğim güreşçi olmaktı. 6 yaşından beri güreşçi olmak isterdim. Âlâ ki güreşçiyim. İnsan yapmak istediği işi yaparsa başarılı olacağına inanan biriyim. Benim de yeteneğim bu spordaymış ve yeterli ki de olmak istemişim.” dedi.
RIZA KAYAALP TARİHE GEÇTİ
Beş dünya şampiyonluğu bulunan, 11 sefer ile en çok Avrupa şampiyonluğu elde eden Türk güreşçi unvanının da sahibi olan Rıza’nın mesleğinde ayrıyeten bir gümüş, iki de bronz olimpiyat madalyası bulunuyor.
Final maçı öncesi gece hoş bir biçimde uyuduğunu tabir eden İstek, şu biçimde devam etti:
“En hoş uykularım gittiğim şampiyonalarda oluyor. Erken yatıyorum ve erken uyumayı seviyorum. Uyuyunca finalde kendimi daha rahat hissediyorum. Sabah kalktık. Otelde bekledik. 2 saat kala karşılaşmanın yapılacağı yere gittik. Gün boyunca daima maçı düşündüm. Akşama kadar aklımdan bir sürü taktik geçti. Fakat daima yarım saat daha sonra taktik değişti. Maça başlayana kadar bol ölçüde uygulayacağım taktikleri düşündüm.”
“FİNAL MAÇINI SON 2 DAKİKASI ÇOK UZUN SÜRDÜ”
Karşılaşma öncesi otelden çıkmadan eşi ve kızı Ay Vera ile görüştüğünü vurgulayan İstek, şu sözleri kullandı:
“Kızım Ay Vera’yı mayolu ve ayakkabısı giyinmiş bir biçimde hazır olarak gördüm. ‘Ay Vera’ bu maçı alır dedim . Ne vakit arasam meskende ‘beş beş’ diye geziyordu. ‘Baba 5 yap’ diyordu. Kızıma, ‘İnşallah senin için 5 yapacağım’ dedim. Final maçının son iki dakikasında kızım Ay Vera aklıma geldi. ‘Hadi kızın için dayan ona 5 kelamın var’ dedim ve kendimi bu biçimde motive ettim. Zira sakatlık yaşadığım bacaklarım beni zorluyordu. Final karşılaşmasının son 2 dakikası benim için fazlaca uzun bir vakitti. Kendimi Ay Vera ile motive ettim.”
Savaşmasını seven, çabayı bırakmayan bir atlet olduğunu anlatan İstek, “Finalde taktik yaptım. Birinci ben yatmak istedim. daha sonradan da skoru korumaktı gayem ve istediğim oldu. Değerli olan kazanmaktı. Maksadım bayrağımızı en üst sıraya astırmaktı. Bunu da başardım.” değerlendirmesini yaptı.
İstek, final maçı sırasında dışarıdan gelen hiç bir sesi duymadığına da dikkati çekerek, şu tabirleri kullandı:
“Hatta Şaban hocama da söylemiş oldum, ‘İlk kere bu maçta sizin sesinizi duymadım’ dedim. O kadar ağır geçti ki maç, aklımda yalnızca rakibimi takip etmek ve saniyeleri geçirebilmek vardı. Skorborda bakan biri değilim. Oraya bakınca saniye geçmiyor. yenidendan güreşe dalıyorum ki saniyeler daha süratli geçsin diye. Bu maçta biraz daha farklıydı. Genel olarak final maçlarım kolay olmuyor.”
GÜREŞ daha sonraSINDA NE YAPACAK?
Mesleğinin son 4 büyük tertibin kaldığı ve sonrasındasında ”emekliye ayrılacağı” bilgisini veren İstek, şunları kaydetti:
“Güreş daha sonrası ne yapacağım konusunda fikirlerim devamlı değişiyor. Şunu epeyce rahat bir biçimde söyleyen biriyim. Allah’ım ben çalıştıysam bana nasip etti. Ülkeme ve gençliğe hizmet edeceksem, ülkenin maddi ve manevi her şeyini düzgünce kullanabileceksem makam ve mevkiiyle hizmet etmeyi nasip etsin. Şu şampiyonlukların haricinde rastgele bir makam ve mevkiinin benim için epey manası yok. Oralar hizmet yeridir. O taraflı düşünmek gerek. Benim için en büyük makam ve mevkii kazandıklarım. Şu anda başımda tam oturmuş bir şey yok.”
“20 YIL daha sonra ONLARI GEÇMEK BÜYÜK GURUR”
İşini uygun yapmanın rekorları kırmaktan daha kıymetli olduğunu lisana getiren İstek, “zaman içinde kırılmaz denilen rekorlar kırılıyor. Bunu hayatımda hayatış oldum. Hiç unutmam küçükken salonda ‘gurur tablomuz’ fotoğrafları yer alıyordu. Bakardım eski güreşçi ağabeylerimiz dünya ve Avrupa şampiyonu olmuş. ‘Nasıl olmuşlar, inşallah bize de nasip olur’ derdim ve imrenirdim. Yaklaşık 20 yıl daha sonra benim için onları geçmek büyük bir gurur oldu.” diye konuştu.
İstek, eskiye dönse bir daha güreş sporunu yapmayı isteyeceğini belirterek, “Küçükken de artık de başımdan öbür bir meslek geçmiyor. Tek isteğim güreşçi olmaktı. 6 yaşından beri güreşçi olmak isterdim. Âlâ ki güreşçiyim. İnsan yapmak istediği işi yaparsa başarılı olacağına inanan biriyim. Benim de yeteneğim bu spordaymış ve yeterli ki de olmak istemişim.” dedi.