Adalar Müzesi Büyükada Aya Nikola ana binasında ‘Bisiklet üzerinde 137 Yıl’ temasıyla, ünlü müelliflerden atletlere, tarihi kişiliklerden, mahallî halka bisikletle büyüyen, ada yollarını bisikletle arşınlayan bir fazlaca Adalı’nın, yolu Adalar’dan geçenlerin bisikletleri, aksesuarları, kelamlı tarih anlatıları ve anılarının yer aldığı bir stant açılıyor.
DHA’da yer alan habare nazaran; yarın açılacak ‘Bisiklet Sergisi’, yıllar ortasında neredeyse Adalar’ın sembolu haline dönüşmüş bisikletin tarihine, İstanbul’a ve bilhassa de Adalar’a gelerek yaygınlaşmasına ışık tutuyor.
Anılar geçidi
Sergide yaklaşık kırk bisiklet içinde İnönü Ailesi’nin, Mehmet Ali Aybar’ın, şair Zahrad’ın, ünlü bisiklet yarışçısı Garbis Bora’nın bisikletleri de yer alıyor.
Dünyayı birinci sefer bisikletle dolaşan İngiliz seyyah Thomas Stevens’ın 1885’da uğradığı Büyükada’ya dair yazdıkları ve Hüseyin Rahmi Gürpınar’dan Nâzım Hikmet’e, yolu Adalar’a düşen sanatkarların bisikletli öyküleri de standın bir modülü.
Bisiklet hikayeleri
Sergi, Adalılar’ın anılarındaki bisiklet öykülerinin geçmişten bugüne nasıl geldiğini de mercek altına alıyor. bununla birlikte bisikletin fonksiyonelliğin ötesinde günümüze damgasını vuran sürdürülebilirlik özelliğine de gönderme yapan stantta, bisikletin karbon ayak izi olmaksızın araçtan hedefe dönüşümünün altını çiziyor.
DHA’da yer alan habare nazaran; yarın açılacak ‘Bisiklet Sergisi’, yıllar ortasında neredeyse Adalar’ın sembolu haline dönüşmüş bisikletin tarihine, İstanbul’a ve bilhassa de Adalar’a gelerek yaygınlaşmasına ışık tutuyor.
Anılar geçidi
Sergide yaklaşık kırk bisiklet içinde İnönü Ailesi’nin, Mehmet Ali Aybar’ın, şair Zahrad’ın, ünlü bisiklet yarışçısı Garbis Bora’nın bisikletleri de yer alıyor.
Dünyayı birinci sefer bisikletle dolaşan İngiliz seyyah Thomas Stevens’ın 1885’da uğradığı Büyükada’ya dair yazdıkları ve Hüseyin Rahmi Gürpınar’dan Nâzım Hikmet’e, yolu Adalar’a düşen sanatkarların bisikletli öyküleri de standın bir modülü.
Bisiklet hikayeleri
Sergi, Adalılar’ın anılarındaki bisiklet öykülerinin geçmişten bugüne nasıl geldiğini de mercek altına alıyor. bununla birlikte bisikletin fonksiyonelliğin ötesinde günümüze damgasını vuran sürdürülebilirlik özelliğine de gönderme yapan stantta, bisikletin karbon ayak izi olmaksızın araçtan hedefe dönüşümünün altını çiziyor.