Bir bayanın Beslenmesi

[İsmail]

Bir konut düşünün ortasında kalabalık sofraların kurulduğu, sıcacık muhabbetlerin yapıldığı, samimiyet ve sevginin hakim olduğu bir konut. O meskeni yıllar yılı çekip çeviren küçücük vücutlu lakin kocaman yürekli bir bayan. Hoş yürekli insanın bu dünyada gayesi eşini, ailesini keyifli etmek, çocuklarına içini ısıtacak ve gülümsetecek anılar bırakmak. İşte bu kişinin ismi kimi konutta Ayşe, kimi konutta Fatma… Kimimiz için anne kimimiz için anneanne,yenge. Ama hepsi bir bayan.

Toplumumuzda bu kadar değerli rolleri üstüne alan bayanların beslenmelerine dikkat etmeleri tüm toplumun beslenme alışkanlıklarını değiştirebilir. Zira bizim bayanlarımız hem anne, hem hasta bakıcı hem gebe-emzikli hem çalışan hem mesken sahibi tıpkı vakitte daha kaçları…

Anne olarak bir bayan;

• 
  Çocuklarımızın kahvaltılarına sağlıklı değişik kahvaltı menüleri oluşturur: Yumurtadan yağsız tavada hazırlanmış balık ekmekleri, mesken imali küçük pizzalar, pekmezli sıkma portakal suları..
  
  
• 
  Okula çocuğunu süt içmeden göndermez, gerekirse kahve ile kakao ile lezzetlendirir.
  
  
• 
  Beslenme çantalarından meyveleri, fındık-ceviz üzere orta öğünleri eksik etmez.
  
  
• 
  Çocuğunu sebzelere alıştırmak için salatalıkları-havuçları ince çubuklar halinde servis eder.
  
  
• 
  Oyundan yahut okuldan acıkmış olarak gelen çocuklarına sağlıklı sandeviçler hazırlar: incecik yufkanın içerisine sarılmış közlenmiş kırmızıbiber eşliğinde tavuk, minik sandviç ekmeğinde domates,peynir, yeşillik.
  
  
• 
  Akşama lezzeti lisanlara destan yemeklerle ailesini bir ortaya toplar.
  

Hasta bakıcı olarak bir bayan;

• 
  Çocuğu, eşi yahut anne-babası hastalandığında yanı başından ayrılmaz gerekirse uyumaz.
  
  
• 
  Çocuğu öksürüyorsa ballı zencefilli sütünü hazırlar.
  
  
• 
  Eşi üşüttüğünde sıcak tavuk çorbasını eksik etmez.
  
  
• 
  Nane-limon en keskin ilacıdır.
  

Gebe-emzikli olarak bir bayan;

• 
  Bebeğin sağlıklı büyümesini ister lakin kendisi kilo almak istemez.
  
  
• 
  Gebelikte bebeğin gelişmeninin ayına uygun devam etmesi için denetimlerine masraf, gerekirse beslenmesini diyetisyeni ile takip eder.
  
  
• 
  Şimdi yediği yiyeceklerin çocuğunun ileriki hayatında obezite, diyabet üzere hastalıklara teslim bulunmasına niye olabileceğini bilir.
  
  
• 
  Etten, ciğerden demiri, yeşilliklerden folik asitini almayı ihmal etmez.
  
  
• 
  Bebeğin dokularını oluşturması için annesinin yiyeceği proteinlere muhtaçlığı olduğunu bilir.
  
  
• 
  Tatlıların pasta ve böreklerin bebeğinin gelişmenine hiç bir yararı olmadığının farkındadır.
  
  
• 
  Süt yapmada yalnızca su ve dinlenmenin rolü olduğunu bilir.
  
  
• 
  Bebeğe süt olacak diye şerbetler mantılar yemez.
  
  
• 
  Her yaş da her şartta sağlıklı ağırlığındadır.
  

Çalışan olarak bir bayan;

• 
  Sabah işe geç kalıyorum mazereti ile kahvaltısını atlamaz.
  
  
• 
  Öğlen yemek ortası kısa diye düşünerek yalnızca bisküvi ile öğün yapmaz.
  
  
• 
  Öğle öğününde et, tavuk üzere proteinlere yük vermiş ise akşama zerzevat yemeğini hazırlar.
  
  
• 
  Çalışma hayatının yoğunluğunu ileri sürerek akşam ne kendini ne de ailesini mesken yemeğinden yoksun etmez.
  
  
• 
  Ara öğününü yaparak ve su içerek çalışma arkadaşlarına yahut çalışanlarına örnek olur.
  
  
• 
  Bu ağır tempoda bile spora vakit bulur.
  

Ev sahibi olarak bir bayan;

• 
  Misafirlerini en yeterli biçimde ağırlamak ister.
  
  
• 
  Çok ağır ikramlar hazırlayarak konuklarının midelerine eziyet etmez.
  
  
• 
  Yemeklerini az yağ ile hazırladığında yağ tadı yerine yemeğin kendi tadını alacağını bilir.
  
  
• 
  Farklı yavaşça, görseli hoş, lezzetli tarifler bularak konuklarına hazırlar; zencefilli limonata, renkli kanepeler, sütlü irmik tatlıları üzere…
  

Bir bayan insanların beslenmelerinde ne kadar epeyce alan da yer alır ve o hoş elleri ile kimlere neler hazırlar. Bir bayan sağlıklı beslenmeyi öğrenirse etrafındakiler de sağlıklı beslenir. ömrümüze dokunan bütün bayanların ‘Dünya Bayanlar Günü’nü şimdiden kutluyorum.