Global su sıkıntısına dikkat çekmek için farklı kıtalarda 200 maraton koşma amacıyla Avustralya’dan yola çıkan su aktivisti ve ultra maraton koşucusu Mina Guli, 77. maratonunu Tuz Gölü’nde koştu.
Dünya Bankası’nda bürokrat olarak ABD, İngiltere ve Çin’de nazaranv yapan Guli, Dünya Ekonomik Forumu’nda tanıştığı, etraf meselelerine dikkati çeken ergenlerden esinlenerek, mesleğini bırakıp iklim dostu projelere yöneldi.
Global su krizine dünyanın dikkatini çekecek bir aksiyon planı hazırlayan Guli, 2016’da yedi haftada, yedi kıtada, yedi çölde 40 maraton koştu.
Bu yıl ise gezegende kuraklıktan en epey etkilenen 200 yerde maraton koşmaya karar veren Guli, maratonlarına Dünya Su Günü’nde vatandaşı olduğu Avustralya’daki Uluru’da başladı.
Guli, Özbekistan, Tacikistan, Kenya, Tanzanya, Malavi, Zambiya, Zimbabve, Botsvana ve Güney Afrika’da koştuktan daha sonra Türkiye’ye geldi.
Susuzluk Vakfı’nın (Thirst Foundation) kurucusu Guli, Pamukkale travertenlerinde, Aydın ve Antalya’da koştuktan daha sonra Konya’nın Karapınar ilçesindeki obrukların içinde 76’ncı maratonunu gerçekleştirip Tuz Gölü’ne geçti.
– “Küresel manada epey büyük bir su krizinin ortasındayız”
Gölün kuruyan kısmında, tuz katmanı üzerinde 42 kilometre koşan 51 yaşındaki Mina Guli, AA muhabirine, çabasını ve hayallerini anlattı.
Türkiye’de olmaktan büyük onur duyduğunu belirten Guli, Türk halkının konut sahipliği yapmasından duyduğu memnuniyeti lisana getirdi.
Guli, koşmak için sabırsızlandığı etaplardan birinin de obruklar ve Tuz Gölü olduğunu kaydederek, “Dünyadaki su krizinin aciliyeti konusunda farkındalığı artırmak için buradayım. Bilhassa pak suyu direkt ya da dolaylı olarak yüzde 90 oranında kullanan şirketleri ve hükümetleri harekete geçirerek bu mevzuyu gündemlerine almaları için koşuyorum. Global manada hayli büyük bir su krizinin ortasındayız. En büyük sorunsa bunun görünmez oluşu. bir epey insan bunu görmüyor ya da hiç fark etmemiş.” diye konuştu.
– “Bunlar yalnızca Türkiye’nin değil dünyanın sorunu”
Obrukların içinde koşarken gördüklerinin kendisine büyük ıstırap yaşattığını vurgulayan Guli, şu biçimde konuştu:
“Koştuğum yol boyunca devasa büyüklükte obruklar gördüm. Bunun niçini yer altı sularının çekilmesi. Bunu değiştirmek için harekete geçebiliriz. Örneğin, ekinlerimizi sulama halini değiştirebiliriz, bu yalnızca bir örnek. Artık Tuz Gölü’nde koşuyorum. İnanılmaz hoş bir göl. yıllar evvel bu gölde hayli su vardı. İklim değişikliği daha sonrası artık su üzerinde değil, tuz üzerinde duruyoruz. Çok hoş bir ülkeniz, hayli hoş bir dünyamız var. Bunlar yalnızca Türkiye’nin değil dünyanın sorunu.”
– Maksadı dünyadaki 200 şirketten su konusunda taahhüt almak
Koşularını çeşitli sivil toplum örgütleri ve Hollanda hükümeti tarafınca sağlanan finansal dayanakla yürüttüğünü anlatan Guli, “Nihai maksadım, Mart 2023’te Birleşmiş Milletler’de yapılacak su tepesi öncesi dünya çapındaki 200 şirketten su konusunda somut adımlar atma taahhüdünde bulunmalarını sağlamak. Kaybedecek, boşa harcayacak vaktimiz yok.” tabirlerini kullandı.
Guli, Türkiye etabını İstanbul’da tamamladıktan daha sonra Avrupa maratonlarını, Bulgaristan, Arnavutluk, Makedonya, Stockholm, Karadağ, Hırvatistan, Avusturya, Almanya, Hollanda, Belçika, Fransa, İsviçre, İtalya, İspanya ve İngiltere’de koşacak.
Dünya Bankası’nda bürokrat olarak ABD, İngiltere ve Çin’de nazaranv yapan Guli, Dünya Ekonomik Forumu’nda tanıştığı, etraf meselelerine dikkati çeken ergenlerden esinlenerek, mesleğini bırakıp iklim dostu projelere yöneldi.
Global su krizine dünyanın dikkatini çekecek bir aksiyon planı hazırlayan Guli, 2016’da yedi haftada, yedi kıtada, yedi çölde 40 maraton koştu.
Bu yıl ise gezegende kuraklıktan en epey etkilenen 200 yerde maraton koşmaya karar veren Guli, maratonlarına Dünya Su Günü’nde vatandaşı olduğu Avustralya’daki Uluru’da başladı.
Guli, Özbekistan, Tacikistan, Kenya, Tanzanya, Malavi, Zambiya, Zimbabve, Botsvana ve Güney Afrika’da koştuktan daha sonra Türkiye’ye geldi.
Susuzluk Vakfı’nın (Thirst Foundation) kurucusu Guli, Pamukkale travertenlerinde, Aydın ve Antalya’da koştuktan daha sonra Konya’nın Karapınar ilçesindeki obrukların içinde 76’ncı maratonunu gerçekleştirip Tuz Gölü’ne geçti.
– “Küresel manada epey büyük bir su krizinin ortasındayız”
Gölün kuruyan kısmında, tuz katmanı üzerinde 42 kilometre koşan 51 yaşındaki Mina Guli, AA muhabirine, çabasını ve hayallerini anlattı.
Türkiye’de olmaktan büyük onur duyduğunu belirten Guli, Türk halkının konut sahipliği yapmasından duyduğu memnuniyeti lisana getirdi.
Guli, koşmak için sabırsızlandığı etaplardan birinin de obruklar ve Tuz Gölü olduğunu kaydederek, “Dünyadaki su krizinin aciliyeti konusunda farkındalığı artırmak için buradayım. Bilhassa pak suyu direkt ya da dolaylı olarak yüzde 90 oranında kullanan şirketleri ve hükümetleri harekete geçirerek bu mevzuyu gündemlerine almaları için koşuyorum. Global manada hayli büyük bir su krizinin ortasındayız. En büyük sorunsa bunun görünmez oluşu. bir epey insan bunu görmüyor ya da hiç fark etmemiş.” diye konuştu.
– “Bunlar yalnızca Türkiye’nin değil dünyanın sorunu”
Obrukların içinde koşarken gördüklerinin kendisine büyük ıstırap yaşattığını vurgulayan Guli, şu biçimde konuştu:
“Koştuğum yol boyunca devasa büyüklükte obruklar gördüm. Bunun niçini yer altı sularının çekilmesi. Bunu değiştirmek için harekete geçebiliriz. Örneğin, ekinlerimizi sulama halini değiştirebiliriz, bu yalnızca bir örnek. Artık Tuz Gölü’nde koşuyorum. İnanılmaz hoş bir göl. yıllar evvel bu gölde hayli su vardı. İklim değişikliği daha sonrası artık su üzerinde değil, tuz üzerinde duruyoruz. Çok hoş bir ülkeniz, hayli hoş bir dünyamız var. Bunlar yalnızca Türkiye’nin değil dünyanın sorunu.”
– Maksadı dünyadaki 200 şirketten su konusunda taahhüt almak
Koşularını çeşitli sivil toplum örgütleri ve Hollanda hükümeti tarafınca sağlanan finansal dayanakla yürüttüğünü anlatan Guli, “Nihai maksadım, Mart 2023’te Birleşmiş Milletler’de yapılacak su tepesi öncesi dünya çapındaki 200 şirketten su konusunda somut adımlar atma taahhüdünde bulunmalarını sağlamak. Kaybedecek, boşa harcayacak vaktimiz yok.” tabirlerini kullandı.
Guli, Türkiye etabını İstanbul’da tamamladıktan daha sonra Avrupa maratonlarını, Bulgaristan, Arnavutluk, Makedonya, Stockholm, Karadağ, Hırvatistan, Avusturya, Almanya, Hollanda, Belçika, Fransa, İsviçre, İtalya, İspanya ve İngiltere’de koşacak.