İstanbul Büyükşehir Belediye Lideri Ekrem İmamoğlu 28 Mart’ta Atatürk Havalimanı’nın heba bulunmasına müsaade vermeyeceklerini söyleyerek, “2023 daha sonrasında, vatandaşımıza ve kentimize en makul işletme biçimiyle, İstanbul Havalimanı’nın stratejik amaçlarını olgunlaştırarak, İstanbul’un ömrüne yine dahil edeceğiz” demişti.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu 9 Nisan tarihinde ise “Atatürk Havalimanı kıssası kapandı gitti. aslına bakarsanız oranın kuzey ve güney pistinin millet bahçesi olarak yapılması için işe başlanıyor” formunda karşılık vermişti.
Gazetemiz muharriri Mustafa Balbay’ın bugünkü “Atatürk Havalimanı’nı bir yılda yıkın emri!” başlıklı yazısında Etraf, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın Toplu Konut Yönetimi Başkanlığı’na gönderdiği yazıda Atatürk Havalimanı’na ait yeni bir atağın yapıldığını lisana getirdi.
Gönderilen yazının ekinde krokinin de olduğuna dikkat çeken Balbay, kalan pistin tümünün bahçe olacağını söz etti.
“REİS BUNA ÇOK KIZDI, DERHAL KAZMAYI VURUN”
Balbay, şu biçimde devam etti:
“Bakan ismine Mekânsal Planlama Genel Müdür Vekili Ahmet Baktaş imzalı yazının Türkçesi şu:
Arkadaşlar, İmamoğlu rahat durmuyor. 2023’te Atatürk Havalimanı’nı işletmeye açacağız diyor. Reis buna fazlaca kızdı. Derhal kazmayı vurun, havalimanını düzgünce kullanılamaz hale getirin…”
Balbay’ın yazısının tamamı şu biçimde:
“Her şey İstanbul Belediye Lideri Ekrem İmamoğlu’nun 28 Mart günü yaptığı açıklama ile başladı.
Dedi ki:
“2023’te iktidara geldiğimizde Atatürk Havalimanı’nı bir daha işletmeye açacağız…”
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu 9 Nisan’da cevap verdi:
“Atatürk Havalimanı öyküsü kapandı gitti. Orasının millet bahçesi olarak açılması için çalışmalar başladı.”
İmamoğlu, bakana karşılık verdi:
“Atatürk Havalimanı milletin vicdanında kapanmamıştır… Orada 30 milyar dolarlık yatırım var. Heba edemezsin…”
İmamoğlu kendine has üslupla Karaismailoğlu’nun burada kelam sahibi olamayacağını söylemiş oldu.
Atatürk Havalimanı’nın millet bahçesi yapılacağı birkaç yıldır konuşuluyordu. Lakin İmamoğlu’nun 28 Mart’taki açıklamasından daha sonra yeni bir atağın başlatıldığı anlaşılıyor.
Elimizde bunun dokümanı var.
1 Nisan’da, yani İmamoğlu’nun konuşmasından üç gün daha sonra Etraf, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Toplu Konut Yönetimi Başkanlığı’na bir yazı gönderdi. Yazının giriş kısmından daha sonraki kısmı motamot şu biçimde:
“Bilindiği üzere Atatürk Havalimanı ulusal ve milletlerarası uçuşlara kapalı olup havalimanı faaliyetleri İstanbul Havalimanı’na taşınmıştır. Ekte hudutları gösterilen alanda millet bahçesi projesi ve uygulaması çalışması sürdürülmektedir… Kelam konusu (millet bahçesi) alan atıl durumda kalarak güvenliği sağlanamaz hale gelmiştir. Bu alanın güvenliği sağlanamadığı için can ve mal güvenliği açısından tehlike arz eder duruma gelmiş olup millet bahçesinin inşai uygulamasının yapılması ivedilik arz etmektedir.
Bu çerçevede, millet bahçesi olarak yer seçimi uygun bulunan alanın kamu faydasına bir an evvel vatandaşların kullanmasına sunulması gerekmektedir. Belirtilen niçinlerle kelam konusu Atatürk Havalimanı millet bahçesinin yaklaşık bir yıl içerisinde inşai uygulamalarının yapılarak hizmete açılması değer arz etmektedir…”
Resmi yazının ekinde bir de kroki var. Burada millet bahçesinin yer alacağı bölge gösterilmiş. Havalimanı pistinin etrafı itinayla kırmızıya alınmış! Yani kalan pistin tümü bahçe olacak!
Bakan ismine Mekânsal Planlama Genel Müdür Vekili Ahmet Baktaş imzalı yazının Türkçesi şu:
– Arkadaşlar, İmamoğlu rahat durmuyor. 2023’te Atatürk Havalimanı’nı işletmeye açacağız diyor. Reis buna fazlaca kızdı. Derhal kazmayı vurun, havalimanını güzelce kullanılamaz hale getirin…
Aslında uzun kelama gerek yok. Bir işgal gücü gelse bu kadar düşmanca yaklaşmaz. Vurgulamak istediklerimizi maddeleyelim:
1- Atatürk Havalimanı 1912 yılında açılmıştır. Anlayacağınız lisandan söylemek gerekirse özünde bir Osmanlı yapıtıdır.
2- Çanakkale Savaşı dünyada kara, deniz, hava güçlerinin bir ortada kullanıldığı birinci savaştır. Manevi olarak da büyük pahası vardır.
3- Dünyada tarihi kıymet taşıyan 10 havalimanından biridir.
4- Hem askeri hem sivil maksada yönelik fazlaca büyük altyapı yatırımları vardır. Orada altyapıdan aygıtlara kadar toplam 50 milyar dolara ulaşan bir servet kelam konusu.
5- Hizmete devam etmesi, İstanbul Havalimanı’na ziyan vermez.
6- Bütün bunlara rağmen kazmayı vurup kalan pisti de yok edecekseniz…
Sizi millete havale ediyoruz…”
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu 9 Nisan tarihinde ise “Atatürk Havalimanı kıssası kapandı gitti. aslına bakarsanız oranın kuzey ve güney pistinin millet bahçesi olarak yapılması için işe başlanıyor” formunda karşılık vermişti.
Gazetemiz muharriri Mustafa Balbay’ın bugünkü “Atatürk Havalimanı’nı bir yılda yıkın emri!” başlıklı yazısında Etraf, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın Toplu Konut Yönetimi Başkanlığı’na gönderdiği yazıda Atatürk Havalimanı’na ait yeni bir atağın yapıldığını lisana getirdi.
Gönderilen yazının ekinde krokinin de olduğuna dikkat çeken Balbay, kalan pistin tümünün bahçe olacağını söz etti.
“REİS BUNA ÇOK KIZDI, DERHAL KAZMAYI VURUN”
Balbay, şu biçimde devam etti:
“Bakan ismine Mekânsal Planlama Genel Müdür Vekili Ahmet Baktaş imzalı yazının Türkçesi şu:
Arkadaşlar, İmamoğlu rahat durmuyor. 2023’te Atatürk Havalimanı’nı işletmeye açacağız diyor. Reis buna fazlaca kızdı. Derhal kazmayı vurun, havalimanını düzgünce kullanılamaz hale getirin…”
Balbay’ın yazısının tamamı şu biçimde:
“Her şey İstanbul Belediye Lideri Ekrem İmamoğlu’nun 28 Mart günü yaptığı açıklama ile başladı.
Dedi ki:
“2023’te iktidara geldiğimizde Atatürk Havalimanı’nı bir daha işletmeye açacağız…”
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu 9 Nisan’da cevap verdi:
“Atatürk Havalimanı öyküsü kapandı gitti. Orasının millet bahçesi olarak açılması için çalışmalar başladı.”
İmamoğlu, bakana karşılık verdi:
“Atatürk Havalimanı milletin vicdanında kapanmamıştır… Orada 30 milyar dolarlık yatırım var. Heba edemezsin…”
İmamoğlu kendine has üslupla Karaismailoğlu’nun burada kelam sahibi olamayacağını söylemiş oldu.
Atatürk Havalimanı’nın millet bahçesi yapılacağı birkaç yıldır konuşuluyordu. Lakin İmamoğlu’nun 28 Mart’taki açıklamasından daha sonra yeni bir atağın başlatıldığı anlaşılıyor.
Elimizde bunun dokümanı var.
1 Nisan’da, yani İmamoğlu’nun konuşmasından üç gün daha sonra Etraf, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Toplu Konut Yönetimi Başkanlığı’na bir yazı gönderdi. Yazının giriş kısmından daha sonraki kısmı motamot şu biçimde:
“Bilindiği üzere Atatürk Havalimanı ulusal ve milletlerarası uçuşlara kapalı olup havalimanı faaliyetleri İstanbul Havalimanı’na taşınmıştır. Ekte hudutları gösterilen alanda millet bahçesi projesi ve uygulaması çalışması sürdürülmektedir… Kelam konusu (millet bahçesi) alan atıl durumda kalarak güvenliği sağlanamaz hale gelmiştir. Bu alanın güvenliği sağlanamadığı için can ve mal güvenliği açısından tehlike arz eder duruma gelmiş olup millet bahçesinin inşai uygulamasının yapılması ivedilik arz etmektedir.
Bu çerçevede, millet bahçesi olarak yer seçimi uygun bulunan alanın kamu faydasına bir an evvel vatandaşların kullanmasına sunulması gerekmektedir. Belirtilen niçinlerle kelam konusu Atatürk Havalimanı millet bahçesinin yaklaşık bir yıl içerisinde inşai uygulamalarının yapılarak hizmete açılması değer arz etmektedir…”
Resmi yazının ekinde bir de kroki var. Burada millet bahçesinin yer alacağı bölge gösterilmiş. Havalimanı pistinin etrafı itinayla kırmızıya alınmış! Yani kalan pistin tümü bahçe olacak!
Bakan ismine Mekânsal Planlama Genel Müdür Vekili Ahmet Baktaş imzalı yazının Türkçesi şu:
– Arkadaşlar, İmamoğlu rahat durmuyor. 2023’te Atatürk Havalimanı’nı işletmeye açacağız diyor. Reis buna fazlaca kızdı. Derhal kazmayı vurun, havalimanını güzelce kullanılamaz hale getirin…
Aslında uzun kelama gerek yok. Bir işgal gücü gelse bu kadar düşmanca yaklaşmaz. Vurgulamak istediklerimizi maddeleyelim:
1- Atatürk Havalimanı 1912 yılında açılmıştır. Anlayacağınız lisandan söylemek gerekirse özünde bir Osmanlı yapıtıdır.
2- Çanakkale Savaşı dünyada kara, deniz, hava güçlerinin bir ortada kullanıldığı birinci savaştır. Manevi olarak da büyük pahası vardır.
3- Dünyada tarihi kıymet taşıyan 10 havalimanından biridir.
4- Hem askeri hem sivil maksada yönelik fazlaca büyük altyapı yatırımları vardır. Orada altyapıdan aygıtlara kadar toplam 50 milyar dolara ulaşan bir servet kelam konusu.
5- Hizmete devam etmesi, İstanbul Havalimanı’na ziyan vermez.
6- Bütün bunlara rağmen kazmayı vurup kalan pisti de yok edecekseniz…
Sizi millete havale ediyoruz…”